Memleketin bir değil, on değil binbir derdi varken.
Biz; değişim, yenilik derken..
Ve erk egemenler muhalefete sürat kesmeden baskı uygularken..
Açlığın, yokluğun, işsizliğin, iflasın önü alınamazken..
Gündem yine Kılıçdaroğlu..
Çok uzun yazmaya gerek yok. Aynılarını yazıp tekrara düşmeye de..
Ez cümle; Sayın Kılıçdaroğlu her şeyi dediniz. Okuyorsanız bizleri, haklılığınızı da, yazdık, çizdik elinize verdik.
Ve fakat gerçekler de vardır ve siz ne yaparsanız yapın değişmez..
Gençlerin dedesi oldunuz, halkın adalet temsilcisi, yürüdünüz, herkes sizinle yürüdü.
Birleşmek lazım gelir diyip, masalar kurdunuz, gönlü yok dese de insanlar gitti destek verdi.
Bir değil, beş değil her girdiğiniz seçimde millet el verdi size, ama olmadı. 13 seçim kaybettiniz.
Şimdi gündemde dolaşan cümlelere çok takılmadan CHP ve kurultayla ilgili de; hep partiyi düşündüğünüzü, vatandaşı, her şeyi söylüyorsunuz, ama çıkıpta yek cümle; “Kurultayda şaibe yoktur” demiyorsunuz.
Haksızca içerde olan partililerinize, çevrenizde olan insanların sağlıksız açıklamalarına da ya engel olmuyorsunuz ya da olamıyorsunuz.
Yapmayın.
Bu şekilde CHP’ye yarar sağlamadığınız gibi, şahsınıza olan değeri de yerle yeksan ediyorsunuz.
Olmuyor sayın Kılıçdaroğlu. Gençleri hiç dinlediniz mi? Artık istemiyorlar, sizi dede diye yüreğine basanlar..
Psikiyatri hastanesinde yatmakta olan bir hasta, kendisinin öldüğüne inanır ve yemek dahi yemeyerek hiçbir yaşamsal aktiviteye katılmaz.
Tüm uzman hekimlerin büyük çabalarına rağmen, hasta ölmediğine bir türlü ikna edilemez.
Psikiyatrlardan biri, tıbbi olarak ne yaparlarsa yapsınlar hastanın öldüğüne dair aldığı karardan vazgeçmeyeceğini anlayınca hastaya, “Ölülerin kanayıp kanamayacağına” dair bir soru sorar.
Hasta cevval bir şekilde, “Elbette kanamıyor, çünkü ölülerin tüm yaşamsal fonksiyonları durmuştur." der.
O sırada psikiyatrist küçük bir iğne alıp hastanın parmağına batırır. Bir süre şaşkınlıkla parmağına bakan ve kanadığını gören hastanın tepkisi ilginçtir.
"Kahretsin! Ölüler de kanıyor."
Görmek istemeyen kadar kimse kör olamaz!
Sayın Kılıçdaroğlu; defa kere denediniz olmadı.
Gerçekler siz istemesenizde değişmez. Oradadır. Bir yere gitmez.
Değer mi?