Mahalli seçim yaklaşırken, partilerin aday adayları da belirginleşiyor.

Muhalefet temsilcisi Altılı Masanın seçmeni, yenilgiden çok kırgınlığa uğradı ve bu kırgınlığı mahalli seçime götüreceğe benziyor.

Vatandaşın bordrosundan başlayan vergilerden tutun, neredeyse her güne düşen, tepeden tırnağa gelen zamlardan sokaklarda yüzü gülen insan kalmadı. 

Bu sefer tamam, olacak dedikleri seçim de kaybedilince, kime sorsan umut hikaye, yaşamak işkence…

Üstelik haksız da değiller. 

Birbirinden farklılıklarına rağmen, tünelin içindeki ışığı görmek adına destekledikleri 6’lı muhalefet, seçim sonrasında halka hesap vermek yerine pıtır pıtır döküldü.

Ama ortada gerçek olan şu; yerel yönetimlerin kazanılması, kısmi de olsa ülke idaresine ortak olmaktır. 

Nasıl ki; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana gibi büyük kentler, bir siyasi partiye seçimi kazandıracak kadar belirleyiciyse, yerel de de mihenk taşıdır.

Her ne kadar siyaset sahnemizde yine aynı partiler, aynı isimler olsa da, muhalefete kırgınlığımızı bir kenara bırakarak, yerel seçimde halk olarak iktidara, varız ve buradayız demek gerekir.

Tabi muhalefetin de; yine dizine vurmaması için; cılız, etkisiz ve sessiz değil, gümbür gümbür tabanla birlikte yürümesi gerekir.

Ki, zaten; yoksulluk altında ezilen, çaresizlik içinde kıvranan, haksızlığa uğrayan vatandaşın hakkını, adalet duygusu olan herkes, her şeye rağmen yeniden birlik içinde olup korumak zorundadır.

Bu halk, güzel günlere dikensiz yoldan gidilmez, bilir.

Eğer; siz muhalefet olarak, genel seçimde yaptığınız hatayı yapmaz, tabana inmeyi becerirseniz, bu halk; düşerken bir çiçeğe tutunmayı, yeniden ayağa kalkmayı da bilir.

Tabi fıkradaki gibi aynı çukura ikinci kez düşmemeyi bilirseniz:

Temel, lokantaya gitmiş, yemeğini yemiş, hesabı ödemiş.

Lokantadan çıkarken garsonundan patronuna, aşçısından komisine kadar hepsini teker teker öpmüş. Patron şaşırarak sormuş:

“Neden icap etti böyle öpüşmek?”

Temel “Helâlleşiyorum” demiş ve eklemiş:

“Yemekler berbattı! Üstelik hesabı da şişirip kazık atmışsınız! Bir daha görüşemeyiz! Körler ülkesinde bile aynı çukura iki defa düşülmez!”

Rahmi Turan yazısından alıntı fıkrada geçen, “Temel’ in Helalliği”ndeki gibi, aynı çukura iki defa düşülmez. Aynı hata iki defa yapılmaz. 

Halk, kendi yerel yönetimine Başkan seçecek. Tabanı dinlemeden merkezden dayatma yerine, kent halkı kimi istiyorsa aday o olmalı.

Eee sevgili muhalefet; bu sefer tabanın sesine kulak verin.  Seçim güvenliği için bu günden kolları sıvayın. Aynı hataya ikinci kez düşmeyin.