Can babayla yüz yüze hiç tanışmadım. Televizyon, gazete ve şiirleri ile evden biri,ailemizin bir üyesi olarak kendisini gördüm. Hayata dair o'kadar çok ortak yanımız var ki. Can baba bizim aynamız. Doğal, içten, samimi.

Kelimelerin sınırlarını zorlayan, gündelik olanı şiire dönüştüren ve içimizdeki en derin özlemleri gülümseterek dile getiren eşsiz bir şairdi. Onun dizelerinde, lüks değil; samimiyet, kalabalıklar değil; sadelik vardır.

”Müstakil bir evim olsun”şiirinden yola çıkarak organik yaşamı içinde bir tur atalım.

Modern çağın sunduğu hız ve tüketim çılgınlığı karşısında, Can Baba'nın hayali oldukça mütevazı ama derindir. Küçük bir bahçe ister, eski bir radyo, bir kanepe... Teknolojik yenilikler değil, nostaljinin huzur veren sesidir kulağına çalınan. Bahçesinde erik ağacı olsun, yanında kiraz; çiçekleri papatya ve gül… Çünkü doğayla bağını koparmamış bir yaşam, insana yetenin fazlasıdır.

Hayalindeki dünya, sadece eşyalarla ya da ağaçlarla dolu değildir. Bir minik köpek, sevimli bir kedi ve onların vefası... Can Yücel, sadakati rafine cümlelere sığdırır. Vefa, sadelik ve paylaşım onun şiirinde “yaşam tarzı”dır. Çünkü gerçek huzur, bir canlıyla göz göze geldiğinde oluşan sessiz dostlukta gizlidir. Ve çay… Belki de en çok burada durup düşünmek gerekir.

“Ve çayı beraber yudumlayabileceğim…” dediğinde, şair bir ömürlük eşten, bir can yoldaşından bahseder. Hayat, o çay gibi sıcaktır; dudakta değil, kalpte içilir.

Sonra da tüm bu güzelliklerin üzerine gelen son dilek: “Can sağlığı.” Tüm isteklerin en özeti, en anlamlısı... Çünkü ne evin, ne bahçenin, ne de çayın anlamı vardır sağlık olmadıkça.

Bu şiir, yalnızca bir insanın hayalini değil, belki de hepimizin içten içe kurduğu bir yaşamı fısıldar. Ve Can Baba der ki aslında: Lüks değil, sevgiye ve toprağa yakınlık mutlu eder insanı. Bir kanepe yeter bazen; yeter ki üstüne oturduğunda yanında kedin, radyodan eski bir türkü, dışarıda da bir erik ağacının hışırtısı olsun...

Şiirin Tam Metni:

Müstakil bir evim olsun,

Ve küçük bir bahçem,

Eski bir radyom,

Bir de kanepem,

Bahçemde erik ağacım

Ve yanında kiraz,

Kırmızı güllerimin yanında,

Papatyalardan da biraz,

Minik bir köpek,

Ve sevimli bir kedi,

Onların vefası,

Ve toprağın bereketi,

Ve çayı beraber yudumlayabileceğim,

Elimi hiç bırakmayacak can yoldaşı,

Sonrası can sağlığı,

O kadar.