CHP milletvekilleri ve parti yöneticileri, saha çalışmaları kapsamında 81 ilde vatandaşlarla bir araya geliyor. Vatandaşların şikayetlerini aktardıkları görüşmelerde ekonomik sorunlar ön plana çıkıyor. Geçim sıkıntısının iyice hissedildiği, özellikle emekli, işçi, esnaf, memurların hayat pahalılığından gün geçtikçe daha fazla etkilendiği şikayetlere yansıyor.
Ekonomi yönetimi, enflasyonun düşmeye devam ettiğini ve makrı göstergelerin planlanan şekilde olduğunu belirtse de sokaktaki durum bundan farklı. Son olarak CHP'nin, Meclis'İn tatile girmesinin ardından başlattığı saha çalışmalarında çarşıda pazarda görüştükleri vatandaşlardan yansıyanlar, ekonomideki sorunların boyutlarının geçim sıkıntısı olarak yansıdığını ortaya koyuyor.
İşte o görüşmelerden basına yansıyan bazı şikayetler:
Ankara - Mamak
"Ben buruk bir anneyim, çok kırgınım"
Ankara'nın Mamak ilçesinde pazarda bir anne, hayat pahalılığına dikkat çekerek “Biz bıktık artık. Mutlu değiliz, sadece günümüzü geçiriyoruz. Evlatlarımız böyle bir düzende nasıl büyüyecekler? Bize ‘doğurun’ derler. Doğuruyoruz, peki bakan kim? Çocuğum benden bir şey isteyecek diye ödüm kopuyor. Ben engelli çocuğuma anlatamam bunu, anlatamıyorum. Benim çocuğum oyuncak istiyor, oyuncak alamıyorum. Ben buruk bir anneyim, çok kırgınım. Eğer ben bu kırgınlığı yaşıyorsam sebep olanlardan sorarım bunun hesabını”
Ankara - Pursaklar
"Sürüm sürüm sürünüyorum"
Ankara'nın Pursaklar ilçesinde emekli bir vatandaş: 14 bin lira aylık alıyorum. Torunlarımdan kaçıyorum. Harçlık veremiyorum, meyve alamadım. Derhal erken seçim. Açılım ile milleti oyalıyorlar. Sürüm sürüm sürünüyorum. Tek ben değil, bütün vatandaş öyle...
Emekli bir başka vatandaş, aylığını artan fiyatlar karşısında yetiştiremediğini belirterek, "İki tane en uygunundan şeftaliye 50 lira verdim. Fiyatları görüp, cebimin de boşaldığını görünce burama kadar geldi. Emekliyim. İki ekmeği, iki meyveyi düşünüyorum. Eğer evim kira olsaydı, bunları da alamayacaktım. Durum onu gösteriyor. Bu kadar olacağını tahmin etmiyordum. Pazara geldiğimde sakindim ama çok gerildim ve sinirlendim. Çok moralim bozuldu" ifadelerini kullandı.
Ankara - Beypazarı
"Dün akşam yemek yemedim. Burada öğle yemeği yedim. Yetmiyor"
Ekonomideki zorluktan bahseden çiftçi: Aylık yok, Bağ-Kur yok. Buradan aldığımızla evimize geçim yaptıramıyoruz. Yem parası iki katını geçti. Haftadan haftaya arttı. 700-800 oldu yem, alıp yediremiyoruz. 2,5 kilo sütü 75'e satamıyoruz, '50 liraya ver' diyorlar. Geçen sene 60 liraya satıyorduk. Evin ihtiyacını göremiyoruz. Elektrik parasını ödeyemiyoruz. Çok zor durumdayız. Dün akşam yemek yemedim. Burada öğle yemeği yedim. Yetmiyor.
Ankara - Gölbaşı
"Belli bir kesim alamıyor artık. Alan da porsiyonu azaltıyor"
Bir tatlıcı esnafı, işlerin son bir yılda yüzde 40 düştüğünü belirterek, şunları söylüyor:
“Tatlı lükse girdi. Her bütçeye uygun değil artık. İlk açtığımız senelerde gelen müşterilerimizin yarısından çoğu gelmiyor. Belli bir kesim alamıyor artık. Alan da porsiyonu azaltıyor. 200 gram, 100 gram alan müşterilerimiz var. Sıkıla sıkıla 50 liralık, 100 liralık tatlı isteyen müşterilerimiz var. Altı kişi çalışıyoruz. İlk başladığımızda sekiz kişiydik, şu an altı kişiyiz.”
Ağrı - Tutak
"Ciddi ekonomik kayıplarla ayakta kalma müadelesi veriyoruz"
İlçede yaşayan çiftçi: Girdi maliyetleri her geçen gün artıyor. Mazot, gübre ve yem fiyatlarındaki yükseliş üretimi zorlaştırdı. Tarımsal destekler yetersiz, su kaynaklarına erişimde sıkıntı yaşıyoruz, ürettiklerimizi pazarlayamıyoruz. Ciddi ekonomik kayıplarla ayakta kalma müadelesi veriyoruz.
Osmaniye - Kadirli
"Bakalım ne olur sonumuz"
Atanamadığını söyleyen bir öğretmen: Öğretmenlik mezunuyum ben, atanmadım. Sınava da girdik sistem değişti zaten. Bakalım ne olur sonumuz...
