Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik "konser" soruşturmasında 5 kişinin tutuklanmasıyla ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada, "Şüpheli sayısı birden 13'ten 14'e çıkıyor. Şüpheli listesinde olmayan biri, 10 gün önce birden bire Osman Gökçek'e 'ben suç işledim' diyerek dilekçe veriyor, kendini kurtarmak istiyor, adli kontrolle serbest bırakılıyor. MASAK raporuyla suç işlediği tespit edilen insan serbest, haklarında hiçbir şey bulunmayan insanlar tutuklu" diye konuştu. Yavaş, "Gökçek ailesinin çenesi de durmuyor. Yakında ikinci dalga başlayacak, Yavaş'ın özel kalemi olmak üzere 30'ün üzerinde şüpheli çıkacak diye konuşuyorlar. Bakalım böyle bir operasyon olacak mı, olursa operasyonu kimin yönettiği de ortaya çıkacak" ifadelerini kullandı.

Mansur Yavaş, Ankara'nın Beypazarı ilçesinde yapılacak festivalin açılışına katıldı. Yavaş, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yavaş, ABB'ye yapılan konser operasyonunu siyasi bulduğunu belirtti.

Yavaş, 5 bürokratın kişinin tutuklanmasıyla ilgili olarak şunları dile getirdi:

"Hukukun genel prensipleri var, sadece CHP'li belediyeler için değil Türkiye'deki bütün uygulamalarda böyle yapılması gerektiği kanaatindeyim. Kimse gece yarısı, sabaha karşı evinden alınmayacak, davetiye çıkacaktı ama bunların hiçbiri yok. Yaka paça götürülmeyi yanlış buluyorum, çağrıldıklarında zaten gelirler. Mülkiye müfettişleri de incelemişlerdi... Ankara'da ailesinin tümü yolsuzluklarla anılan Melih Gökçek operasyonu tweet ile bildiriyor. Emniyet mi adliye mi yapıyor, Gökçek ailesi mi yapıyor? Nereden haberi oluyor? Operasyona dahil oldukları açıkça belli. Bizim itirazımız, sıradan bürokratlara büyük bir organizasyonla ilgili sorular soruluyor. Ne bedelle ne alındığını onların bilmesi mümkün değil.

Bu rapor ortaya çıktıktan sonra gözaltılar yapılmaya başladı. Şüpheli sayısı 13 idi, 14 oldu. 9 kişi hakkında soruşturma izni istemiş, 6'sına vermişim. Bunların içinde etkin pişmanlıktan yararlanan biri yok, yani şüpheli değil. Dosyada bulunan MASAK raporunda bizim bürokratlarımızın tersine, o çalışanın bu şirketlerden para aldığı ortaya çıkıyor. Bunu tabii kimse bilmiyor. Sanki birden başına taş düşmüş gibi, rapor açıklanmadan 10 gün önce Osman Gökçek'e gidip bu dosyanın şikayetçisi bu deyip Beyaz TV'de etkin pişmanlık dilekçesi veriyor. O zaman götür bunu savcılığa ver... Kendisinin yaptığı yolsuzluk ortaya çıkınca diğer çalışanları suçlamak suretiyle onların tutuklanmasına sebep oldu.

Antalya soruşturmasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan 3 kişi tahliye edildi
Antalya soruşturmasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan 3 kişi tahliye edildi
İçeriği Görüntüle

"MASAK raporuyla suç işlediği tespit edilen insan serbest, haklarında hiçbir şey bulunmayan insanlar tutuklu"

Şüpheli listesinde olmayan biri... 10 gün önce birden bire Osman Gökçek'e ben suç işledim diyerek dilekçe veriyor, kendini kurtarmak istiyor, şu an adli kontrolle serbest. MASAK raporuyla suç işlediği tespit edilen insan serbest, haklarında hiçbir şey bulunmayan insanlar tutuklu.

"Evden çıkmıyorlar ama adliyeden de çıkmıyorlar"

“Gökçek ailesinin çenesi de durmuyor. Yakında ikinci dalga başlayacak, Yavaş'ın özel kalemi olmak üzere 30'ün üzerinde şüpheli çıkacak diye konuşuyorlar. Bakalım böyle bir operasyon olacak mı, olursa operasyonu kimin yönettiği de ortaya çıkacak.

Benim mal varlığım dahil bütün harcamalarımı inceledikleri muhakkak. Bir şey bulsalardı şimdiye kadar duman ederlerdi. Bunda hemfikir miyiz? Peki, siyasetçiler şeffaf olmak zorundadırlar. Mal varlıklarını açıklamak zorundadırlar. Bu şahıs 600 milyonluk villayı hangi parayla yapıyor? Kaç kişi çalıştırdınız? Şimdiye kadar ne kadar vergi verdiniz? Bunu açıklamaya davet ediyorum.

Evden de çıkmıyorlar. Belediyeye ait her şeyi sahiplenmişler. Sanki Ankara bizimmiş gibi belediyenin mallarını şahsi malımız gibi kullanmışlar şimdiye kadar. Daha ayrıntılı çok şey ispat edeceğimiz. Görsün insanlar, görsün ki suç işleyenin yanına kar kalmıyor. Eninde sonunda bu açıklanıyor. Bu Gökçek'in başına gelenleri bize ders olsun deyip bundan sonra da iş başına gelen bürokratlar ileride bir gün kendilerinden hesap sorulacağını düşünerek inşallah onların yolunu takip etmezler. Bizim bu şekilde örnek olmak gibi de bir görevimiz var."

Kaynak: İGF