Editörden

"Özel medya şirketlerine parti çizgisini takip etmeleri için baskı yapın" ya da 'Van az a penz'

Geçtiğimiz günlerde silahlı saldırıda öldürülen Trump'a yakın isimlerden Charlie Kırk'e ilişkin sözleri nedeniyle FCC'nin tehditleri sonucu Jimmy Kimmel'ın programı ABC kanalı tarafından yayından kaldırıldı. Gelişme, ABD'de Trump dönemindeki basın özgürlüğü tartışmalarını alevlendirdi. CNN'den Brian Stelter'in analizi, otoriterleşmeden muzdarip ülkelerdeki tanıdık gelişmelere dikkati çekti

Orban'ın otokratik güç oyunlarını Macaristan parlamentosu üyesi olarak bizzat deneyimleyen Gábor Scheiring, CNN'e yaptığı açıklamada, "Bu hikaye çok tanıdık" dedi.

ABD'deki medya eleştirmenleri de Disney gibi Amerikan şirketlerini, özellikle de yasal anlaşmalar yoluyla Trump'ın isteklerine boyun eğmekle suçladı.

Federal İletişim Komisyonu'na (

"Kişisel hedefli kampanyalar ve karakter suikastları..."

Nexstar ve Sinclair adlı istasyon sahipleri, kendilerini Trump yönetiminin müttefikleri olarak konumlandırdılar ve kamuoyunun, istasyonlardan gelen haberlerin nesnelliği konusunda endişe duymasına yol açtılar. (Sinclair'in üst düzey yöneticilerinden biri, 2016 yılında Trump'a, "Mesajınızı iletmek için buradayız" demişti.)

eleştirmeninin de en azından geçici olarak dışlanması anlamına geliyor.

Trump'ın daha önce ABC'nin Kimmel programını iptal etmesi çağrısında bulunduğunu hatırlatan Scheiring, "Kişisel hedefli kampanyalar ve karakter suikastları Orban rejiminin de can damarıdır: Bunlar açıkça konuşmanın ve sesini yükseltmenin maliyetini artırır" dedi.