<h1>Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'deki değerlendirme toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, "Bu art niyetli bir girişimdir" dedi. ''Tartışmanın sebebi kesinlikle ifade özgürlüğü meselesi değildir" diyen Erdoğan, ''Montrö'nün ülkemize sağladığı kazanımları önemli görüyor, daha iyisi için imkan bulana kadar bu sözleşmeye bağlılığımızı sürdürüyoruz'' diye konuştu. Cumhurbaşkanı, sarıklı amiral fotoğrafına "olumlu bakmadıklarını" vurguladı ve "münferit olduğu açıkça bellidir'' yorumunu yaptı.</h1> <div class="category-detail-social-area"></div> Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe'de yapılan, geniş katılımlı değerlendirme toplantısı, yaklaşık 2 saat sürdü. Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Güler ile Deniz Kuvvetleri Komutanının da hazır bulunduğu toplantı sonrası açıklama yapan Erdoğan konuyu ayrıntılarıyla değerlendirdiklerinin altını çizdi. Erdoğan özetle şunları söyledi: <h3>Art niyetli bir girişim</h3> Her şeyden önce bir gece yarısı gerçekleştirilen eylem, hem üslubu hem yöntemi hem de yol açacağı açıkça belli olacak tartışmalar itibariyle art niyetli bir girişimdir. Emekli amirallerin vazifesi, siyasi bir tartışma konusunda darbe imaları içeren bildiri yayımlamak değildir. Emekli kamu görevlilerinin de böyle bir hakkı yoktur... <h3>İfade özgürlüğü meselesi değildir</h3> Tartışmanın sebebi kesinlikle ifade özgürlüğü meselesi değildir. Buna ifade özgürlüğü diyemeyiz. İfade özgürlüğü, seçilmiş yönetimi darbeyle tehdit eden cümleleri kapsamaz. Emekli amiral sıfatıyla da olsa böyle bir girişim, kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik bir bühtandır. <div id="FIOnDemandWrapper_fiInstance_113018_3_4486898062539767" class="FIOnDemandWrapper"> <div class="apd_inview_banner "> Geçmişte darbelerle dolu bir ülkede bir grup amiralin gece yarısı böyle bir girişimde bulunması kabul edilmez. <h3>Siyasi partilere teşekkür</h3> Milli iradeden yana tavır koyan tüm siyasi parti temsilcilerine STK'lara, üniversitelere teşekkür ediyorum. Hiçbir emekli kamu görevlisinin topluca böyle bir yola tevessül etme hakkı yoktur. Türkiye'de demokrasiye yönelik her saldırı, bu tarz bildirilerin ardından gelmiştir. FETÖ'cü hainlerin darbe girişimine karşı milletimizin yanında yer alırken görmedik. Yayınlanan bildiriyi özellikle dikkate alıp gereken her tedbiri uygulama kararlılığımızı ortaya koyuyoruz. </div> </div> Milletin seçtiği yönetimi tehdit etmeye cüret gösterenlere hadlerini milletle birlikte göstereceğiz. Milli iradeye yönelik açık tehditler karşısında derhal tavır alınmadığı takdirde işin sonunu milletimiz biliyor. <h3>Sandıkta hesaplaşacağız</h3> Bu meseleyi siyasi istismar aracı haline getirmek isteyenler çıkacaktır. Onlarla sandıkta hesaplaşacağız. Milleti ve milletin seçtiği yönetimi tehdit etme cüretini gösterenlere hadlerini yine milletimizle göstereceğiz. Montrö'nün ülkemize sağladığı kazanımları önemli görüyor, daha iyisi için imkan bulana kadar bu sözleşmeye bağlılığımızı sürdürüyoruz. <h3>Yasamayı, yürütmeyi, yargıyı hedef almakta</h3> Ana muhalefet partisini demokrasiden yana tutum almaya çağırıyoruz. Amaç Montrö Sözleşmesiyle ilgili tartışmaya katkı sağlamaksa bunun mecrası bildiri yayımlamak değil, akademik dünyada görüş ifade etmektir. Eski diplomatlardan, eski milletvekillerinden ülkemize karşı husumetleriyle bilinen sözde aydınlardan oluşan kimi kesimler, bir süredir benzer söylemlerle yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı hedef almaktadır. Üstelik bunların çoğu da ülkede dikili taşı olmayan, millete zerre faydası dokunmamış kişilerdir. <h3>Montrö'ye bağlıyız</h3> Boğazların kontrolünü Türkiye'ye bırakan Montrö, dönemin şartlarında önemli bir kazanımdır. İmzalandığı tarihten bugüne kadar sözleşmeye uygun olmayan pek çok durumla karşılaştık. Montrönün ülkemize sağladığı kazanımların daha iyisi için imkan bulana kadar bu sözleşmeye bağlılığımızı sürdürüyoruz. <h3>Kanal İstanbul'a karşı çıkanlar en büyük Atatürk düşmanıdır</h3> Kanal İstanbul sayesinde İstanbul Boğazı'ndaki ağır deniz trafiği yükünü hafifletirken, kendi egemenliğinde bir alternatife kavuşmuş olacaktır. İstanbul Boğazı'nda şu anda egemen miyiz? Maalesef. Kanal İstanbul, Boğaz'daki egemenlik haklarımızı güçlendirecektir. Bu projeye karşı çıkanlar, en büyük Atatürk ve Cumhuriyet düşmanıdır. Bizim vazifemiz Türkiye'nin hak ve menfaatleri neyi gerektiriyorsa onu yapmaktır. Montrü sözleşmesinden çıkılmasıyla ilgili ne çalışmamız ne niyetimiz vardır. <h3>O askere olumlu bakmadık</h3> TSK'nın disiplin anlayışına bağdaşmayacak fotoğraf veren askere de olumlu bakmadık. Olayın münferit olduğu ortada. TSK zaten içinde çok yönlü bir idari soruşturmayı başlatmış ve sonuçlandırmıştır. Milli Savunma Bakanlığı da üzerine düşeni yapacaktır. <h3>Anayasaya açık tehdit</h3> Demokrasi ve hukuk içinde çözülecek meselelerin darbe imalı bildirilere dönüştürülmesi anayasaya yönelik açık tehdittir.