Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 2022 yılına ilişkin ilk enflasyon raporunu sunuyor. Kavcıoğlu 2022 enflasyon tahminine ilişkin olarak "2022 yıl sonu enflasyonunu yüzde 11,8'den yüzde 23,2'ye yükselttik." ifadelerini kullandı. Kavcıoğlu, 2023 yıl sonu enflasyon tahmininin ise yüzde 8,2'ye yükseltildiğini açıkladı. Kavcıoğlu 20 Aralık'taki kur korumalı mevduat hesabının duyurulduğu gün Merkez Bankası'nın "el altından" döviz sattığı iddialarına ilişkin olarak ise "O gün (20 Aralık 2021) Merkez Bankası tek kuruş satmadı. Bireyseller, kurumsallar, yurt dışı yaklaşık 2,250 milyar dolar satarak kuru düşürdü" dedi.
Enflasyon tahmini
Ham petrol tahminini 2022 yılı için ortalama 80,4 dolar oldu. (Önceki 77,5 dolar) 2022 yıl sonu gıda enflasyonu tahmini yüzde 13,9'dan yüzde 24,2'ye yükseldi. 2023 yıl sonu gıda enflasyon tahmini yüzde 10 oldu. 2022 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 11,8'ten yüzde 23,2'ye yükseldi. 2023 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 8,2 oldu. Enflasyonda yakın dönemde gözlenen yükselişte; bir süredir küresel emtia fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktaydı. Son aylarda ise bunlara ek olarak, döviz piyasasında yaşanan sağlıksız fiyat oluşumlarına bağlı döviz kurlarına endeksli fiyatlama davranışları önemli rol oynadı. Fiyat istikrarı ve finansal istikrarın tesisi için atılan adımlar ile birlikte, sağlıksız fiyat oluşumlarının zemini ortadan kaldırılmıştır. Fiyat istikrarı ve finansal istikrarın tesisi için atılan adımların sonuçlarına ek olarak, arz-talep uyumsuzlukları ve tedarik süreçlerindeki aksaklıkların kademeli olarak azalması ile önümüzdeki aylarda dezenflasyon sürecinin başlamasını öngörüyoruz. Kapasite kullanım seviyeleri ve diğer öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin, dış talebin de olumlu etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Enflasyonu artıran arz-talep uyumsuzlukları ve kapasite kısıtlarının ortadan kaldırılmasını ve cari işlemler dengesindeki eğilimin güçlenmesini önemsiyoruz. Bu bağlamda, ticari ve bireysel kredileri yakından takip ediyoruz. Ekonomiye sağlanan kaynakların, etkin bir biçimde, amacına uygun faaliyetlere yönlendirilmiş olmalarını sürdürülebilir fiyat istikrarı için gerekli görüyoruz.Liralaşma stratejisini açıkladı
“Liralaşma Stratejisi” TCMB’nin politika gözden geçirme sürecinin asli unsurlarından biridir. "Liralaşma Stratejisi” yeni finansal ürünler, teminat çeşitlendirilmesi ve likidite yönetimi uygulamaları vasıtasıyla, Türk lirasının sistemdeki kullanımını merkeze alan bütüncül bir yaklaşımla oluşturulmaktadır. Bu strateji kapsamında TCMB, bir dizi uygulamayı yakın zamanda hayata geçirmiştir. 2021 yılı Aralık ayında yabancı para ve altın mevduatların TL’ye dönüşümü desteklenerek, TL mevduat tercihinin güçlenmesi yönünde bir adım atılmıştır. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın tamamlayıcı ürünüyle birlikte döviz kurlarında oluşan sağlıksız fiyat oluşumlarının önü alınmıştır. Para politikası aktarım mekanizması etkinliği açısından, fonlama miktarı, kullanılan araçlar, dağılım, vade ve teminat yapısı gibi likidite yönetiminin unsurları önem arz etmektedir. Bu çerçevede, mevcut Türk Lirası likidite yönetiminin temel bileşenleri olan APİ ve swap işlemlerinin büyüklüğü, toplam fonlamadaki payları, imkân bazında dağılımı ve teminatlandırma yapısı “Liralaşma” stratejisi kapsamında gözden geçirilmektedir. Reel sektöre finansal sistem tarafından sağlanan kredilerin belirlenmiş amaçlarına uygun kullanımı, söz konusu buluşmanın finansal istikrarı güçlendirmesi dolayısıyla Türk lirasının temellerinin sağlamlaştırılması açısından elzemdir. Bu kapsamda, TCMB ihracatı ve yatırımları reeskont ve Yatırım Taahhütlü Avans Kredileri (YTAK) yoluyla desteklemektedir. Bir yandan hedefli kredilerle ihracat ve cari dengeyi, yatırımları ve istihdamı destekleyerek; diğer yandan kredi büyümesini dengeli bir bileşimle istikrarlı kılacak adımları atarak fiyat istikrarının sürdürülebilir bir zeminde tesis edilmesine katkı sunacağız. TCMB’nin politika gözden geçirme sürecinde liralaşma stratejisi çerçevesinde, yakın, orta ve uzun vadede devreye alınacak tüm uygulamaların odağı, fiyat istikrarının sürdürülebilir bir zeminde yeniden şekillenmesi amacıyla finansal sistemin liralaşmasını sağlamak olacaktır.'TCMB 20 Aralık'ta tek kuruş satmamıştır'
20 Aralık'ta TCMB tek kuruş satmamıştır. Bireysel ve kurumsallar 20 Aralık'ta 2,25 milyar dolar sattı. Bilançoda rezervlerin düşmesine yönelik yorumlar yanlıştır. Rezervlerdeki düşüşte BOTAŞ'a yapılan döviz satışı etkili oldu. Rezervlerimizin yükseltilmesi yönündeki çalışmalarımız yoğun şekilde devam ediyor. BAE ile swap anlaşması yaptık. 1-2 ülke ile görüşmelerimiz devam ediyor. Kur korumalı TL mevduatı modelimizle kurun enflasyona olan etkisi sıfırlanmış olacaktır. Enflasyonun indirilmesinin en önemli ayaklarından biri bu. Liralaşma stratejisi enflasyonun üzerinde olumlu etki gösterecek. Dezenflasyon sürecini hızlı bir şekilde başlatacağız. Liralaşma süreciyle enflasyon tek haneye inecek ve Türkiye'nin gündeminden kalkacak. ÜFE'nin TÜFE'ye yansıyacağı yorumları yanlış. Piyasa faizleri konusunda Aralık ayında yaşanan olayları baz alarak konuşmak çok doğru değil, bankalarla biz de görüşüyoruz, bankalar da gerekli adımı atacaktır. Kur korumalı enstrümanda yavaş davranan bankalar var, buradan onlara da sesleneyim. Bankacılık sektörü kaynaklarında maliyet düşüyor, vade uzuyor. Türkiye ekonomi modelinde TCMB olarak üzerimize düşen düşük maliyetli finansman konusunda gereğini yapıyoruz. Sadece TCMB'nin sağladığı imkanlar bu işe yetmez, bütün bankacılık sektörünün de bu işe girmesi lazım, daha düşük oranda kredileri finanse etmeleri gerekiyor. Bankanın ortalama maliyetleri yüzde 16-17 civarında. Bu maliyetlerle yüzde 30'larda kredi vermeleri doğru değil. TCMB olarak bu maliyetlerle yüksek faizli kredi verilmesine razı değiliz. Cumhurbaşkanımız bu konuda söylediklerinde haklıdır.'Türkiye'nin üretimi artırması lazım'
Türkiye’nin kalıcı fiyat istikrarını sağlayabilmesi için üretimi artırması lazım cari dengeyi sağlaması lazım. Bunun dışındaki kararların geçici olduğunu gördük. Türkiye’nin kalıcı fiyat istikrarını sağlayabilmesi için üretimi artırması lazım cari dengeyi sağlaması lazım. Bunun dışındaki kararların geçici olduğunu gördük. İç borçlanmada dövizle borçlanma diye bir şey söz konusu olmayacak. DTH'lardan dönüş 5 milyar dolara yaklaştı.
Editör: Ömür Ünver