<h3>TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Türkiye artık ilkesel bazda tartışmalar dönemini kapatmalı, anayasa tartışmasında. Onun yerine somut, herkes madde madde nasıl bir anayasa öngörüyor, cumhurbaşkanının konumu ne olacak, başbakan, hükümet nasıl kurulacak, kanunlar nasıl görüşülecek, KHK var mı, yok mu; tüm bunları içeren, birtakım temennilerden ibaret değil somut öneriler içeren metinlerin ortaya çıkması lazım" dedi.</h3> Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi'nce salgın nedeniyle ilki çevrim içi yapılan '2'nci Uluslararası Uygulamalı İstatistik Kongresi', Prof. Dr. Orhan Düzgüneş anısına 15 Temmuz Şehitler Kongre Salonu'nda gerçekleştirildi. Kongreye TBMM Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti'li Tokat milletvekilleri Özlem Zengin, Yusuf Beyazıt, Mustafa Arslan ve il protokolü katıldı. Kongre sonrası TBMM Başkanı Şentop, Tokat Valiliği ve Tokat Belediyesi'ni ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Meclis Başkanı Şentop, 4'üncü yargı paketindeki durumun sorulması üzerine, "Meclis'ten komisyondan geçti 4'üncü yargı paketi fakat sanıyorum bu hafta Makine Kimya Endüstrisi ile olan düzenleme görüşülecek. Bugünden itibaren inşallah belki perşembe, önümüzdeki hafta da görüşülmesine başlanır" dedi. 'BEKLENTİM, HERKESİN ÖNERİSİNİ ORTAYA KOYMASI' Sivil anayasa tartışmaları ile ilgili de açıklamada bulunan Şentop, şunları söyledi: "Türkiye uzun zamandır bir anayasa tartışması yaşıyor. Adı konulmamış bir anayasa tartışması. Bunu niçin söylüyorum? Bazı siyasetçiler, siyasi partiler bir hükümet değişikliği sistemi öneriyorlar. Parlamenter sistem, güçlendirilmiş, iyileştirilmiş parlamenter sistem önerisi var; bazı siyasi partilerin. Bu nedir? Bu ancak bir anayasa değişikliği ile mümkün olabilecek bir şeydir. Partilerin bir araya gelmesi, anlaşması, kanun çıkarması ile olabilecek bir şey değil. Bir anayasa değişikliği ne gerektiriyor? Hükümet sistemi anayasada belirlenmiş. Dolayısıyla parlamenter sistem, başkanlık sistemi tartışması varsa anayasa tartışmasıdır. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanı'mızın önerisi ile gelin o zaman yeni bir anayasa yapalım, demek. Anayasayı kısmen tartışacağımıza gelin o zaman yeni bir anayasa olarak darbe anayasasını değiştirip, yerine sivil vatandaşlarımızın oyları ile belirlenen, parlamentonun yapacağı bir anayasa olsun, demiştim. Bunun da çalışmaları var fakat benim beklentim daha doğrusu ilkeler bazında değil de madde madde herkesin somut önerisini ortaya koyması. Çünkü hatırlayacaksınız, 2011 seçimlerinden sonra da yeni anayasa tartışması vardı. 2011 sonlarında bir uzlaşma komisyonu kurulmuştu. Ben de o komisyonda AK Parti'yi temsilen görev yapanlardan birisiydim. 2,5 yıla yakın bir zaman çalışıldı. Orada siyasi partilerin somut önerileri ortaya çıktı." 'SOYUT ÖNERİLERİ KONUŞUYORUZ' 'Güçlendirilmiş parlamenter sistem' denildiğinde herkesin kendisine göre bir şey anladığını kaydeden Meclis Başkanı Şentop, "Hatta bir kısmı, ben soruyorum zaman zaman ne anlıyorsunuz diye, parlamentonun daha güçlendirildiği gibi bir sistem anlıyorlar. Şimdi öyle değil, tam tersine, güçlendirilmiş parlamenter sistem literatürde var. İyileştirilmiş parlamenter sistem, yürütmenin güçlendirildiği bir sistemdir, parlamentonun değil. Nasıl güçlendiriliyor? Hükümet kuruluşu kolaylaştırılıyor. Saf çoğunlukla değil alelade çoğunlukla hükümet kuruluyor. Düşmesi zorlaştırılıyor, oy sayısı artırılıyor. Onun dışında, bir hükümet alternatifi bulduğunuzda ancak hükümeti düşürüyorsunuz. Bunlar hep güçlendirilmiş parlamenter sisteminin özellikleri. Parlamentonun değil yürütmenin, hükümetin güçlendirildiği parlamenter sistem ama böyle isimler üzerinden konuştuğunuzda herkes kendine göre içini doldurabiliyor. Öyle değil. Türkiye artık ilkesel bazda tartışmalar dönemini kapatmalı anayasa tartışmasında. Onun yerine somut, herkesin madde madde nasıl bir anayasa öngörüyor, cumhurbaşkanının konumu ne olacak, başbakan, hükümet nasıl kurulacak, kanunlar nasıl görüşülecek, KHK var mı, yok mu; tüm bunları içeren, birtakım temennilerden ibaret değil somut öneriler içeren metinlerin ortaya çıkması lazım. Bunun üzerine siyasi partiler önerilerini ortaya koyduğunda bunlar uzlaştırılabilir mi, uzlaştırılamaz mı; ona bakmak lazım. Önerileri görmek lazım. Henüz öyle öneriler yok. Çok afaki, ilke düzeyinde soyut önerilerle konuşuyoruz" diye konuştu.