İstemediğimiz bir şeyi kabul etmek hepimizin deneyimlediği bir duygudur. Bu, midede sıkışma, ağız kuruluğu veya hatta kalp atış hızında artış gibi fiziksel tepkilerle kendini gösterebilir. Uzmanlar, "İster sekiz ister 80 yaşında olun, hayır diyebilmek ve inandığınız şeyleri savunmak aslında ruh sağlığınız için oldukça önemlidir" diyor.

Davranış bilimci Dr. Sunita Sah, BBC'de bu konuda daha iyi olmak için üç yol öneriyor.

1. Hayır demenin sorun olmadığını anlayın

Hayır demek rahatsız edici olabilir. Çoğumuz bize söyleneni yapacak şekilde yetiştirildik ve yetişkinler olarak yetiştirilme tarzımıza aykırı davranmakta zorlanıyoruz.

Dr. Sah, "Uyumu iyilikle, karşı gelmeyi ise kötülükle eş tutuyoruz. Çocuklar uyum konusunda çok fazla eğitim alıyorlar, ancak karşı gelme konusunda da eğitim almaları gerekiyor." diyor.

Hayır demeyi nasıl algıladığımızı ve tanımladığımızı yeniden şekillendirmek çok önemli. Bunu olumsuz bir eylem yerine olumlu bir eylem olarak görmek, kararlar üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmanıza yardımcı olabileceği belirtiliyor: "Meydan okumak, özellikle de aksi yönde baskı olduğunda gerçek değerlerinize uygun hareket etmektir."

Evet mi hayır mı diyeceğinize karar verirken kendinize sormanız gereken soru, değerlerinize aykırı davranıp davranmadığınızdır.

Bunlar genellikle dürüstlük, şefkat veya eşitlik gibi tek ve güçlü kelimelerle ifade edilir. Ancak bunları günlük hayatta hayata geçirmekte zorlanabiliriz.

Değerlerinizi belirlemenin, onları benimsemenin ilk adımı olduğunu belirten Dr. Sah, "Araştırmalar, bunları yazarsak, onlarla uyumlu hareket etme olasılığımızın daha yüksek olduğunu gösteriyor," ifadesini kullanıyor.

2. Daha fazla zaman isteyin

Anket sonucu: Adalet sistemine ilişkin şikayetler ilk kez yüzde 80 bandına ulaştı
Anket sonucu: Adalet sistemine ilişkin şikayetler ilk kez yüzde 80 bandına ulaştı
İçeriği Görüntüle

Hemen cevap vermeniz gerekmiyorsa, daha fazla zaman isteyin. Dr. Sah, ara verme isteğinde bulunma konusunda rahat olmanın önemini vurguluyor.

"Bunun üzerinde düşünmeme izin ver" veya "Bu gerçekten ilginç, size daha sonra döneceğim" gibi ifadeler, görevi gerçekten üstlenmek isteyip istemediğinizi değerlendirmek için zaman kazanmada oldukça etkili olabilir.

"Herhangi bir satış konuşmasında, soruyu soran kişiyle aranızda ya fiziksel ya da psikolojik bir mesafe yaratmak istediğinizi biliyoruz. Kendi kendimize konuşarak ve 'Bunu gerçekten yapmak istiyor musun?' diye sorarak psikolojik mesafeyi yakalayabiliriz." diyor.

Soruyu soran kişiyle aranızda fiziksel bir mesafe yaratmak da bilinçli bir karar vermenizde etkili olabilir. Dr. Sah, daha önce kararları özel olarak vermenin fikrimizi değiştirmemize olanak sağladığına dikkati çekiyor.

3. Komşunuzda pratik yapın

Eğer hayır demekte zorlanıyorsanız, düşük riskli senaryolarda pratik yapmak yardımcı olabilir.

Her gün kararlar alırız, çoğu oldukça küçük. Komşunuzun evine davet etmek, bir eşyanızı ödünç vermek veya bir satış görevlisiyle görüşmek gibi şeyler mükemmel fırsatlardır.

Dr. Sah, "Karşı koymanın daha kolay olduğu durumlara eğilebilir ve o durumda benim için neyin kolay olduğunu düşünüp bunu diğer durumlarda kullanabiliriz" diye ekliyor.

Önemli durumlar söz konusu olduğunda, yani kabul etmenizin sizin için önemli olan bir şeyi ihlal edeceği durumlarda, hayır deme konusunda daha özgüvenli olabilirsiniz.