İsrail, saldırılarını başlatmaya gerekçe olarak İran'ın nükleer silah elde etme arayışında geri dönüşü olmayan bir noktaya yaklaştığını ve saldırıların bu sonucu önlemek için gerekli olduğunu ileri sürmüştü. Ancak ABD istihbarat değerlendirmeleri farklı bir sonuca ulaşmıştı: Değerlendirmeye yakın dört kişiye göre, İran'ın aktif olarak nükleer silah üretme peşinde olmadığı gibi, istediği hedefe bir nükleer silah üretip ulaştırabilmesine de üç yıl olduğu belirtildi. ABD'li bir yetkiliye göre, İsrail'in hava saldırılarına başlamasının ardından, ABD'li istihbarat yetkilileri İsrail'in İran'ın nükleer programını sadece birkaç ay geriye atmış olabileceğine inanıyor. CNN'in haberine göre İsrail, İran'ın Natanz'daki tesisine önemli zararlar vermiş olsa da, Fordow'daki ikinci, yoğun şekilde güçlendirilmiş zenginleştirme tesisi fiilen dokunulmadan kaldı. Savunma uzmanları, İsrail'in ABD'nin özel silahları ve hava desteği olmadan Fordow'a zarar verme kabiliyetine sahip olmadığını belirtiyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, geçtiğimiz hafta İran'ın potansiyel olarak dokuz nükleer bomba yapmaya yetecek düzeyde, silah seviyesinin hemen altında zenginleştirilmiş uranyum topladığını bildirdi. İran için zorluk, uzmanların İran'ın karar vermesi halinde aylar içinde yapabileceğini söylediği ham bir nükleer silah üretmekten ibaret değil; aynı zamanda çok daha uzun sürebilecek çalışan bir teslimat sistemi üretmek olarak ifade ediliyor. ABD istihbarat yetkilileri ve Uluslararası Atom Enerji Ajansı (UAEA), İsrail'in İran'ın nükleer mimarisine verdiği zararı değerlendirmek için çalışırken, bu saldırının İran'ın ABD yetkililerinin şu ana kadar yapmadığını düşündüğü bir şeyi yapmasına, yani silahlandırmaya yönelmesine yol açabileceği konusunda bazı endişeler var.