Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), “Gelirde, vergide adalet, insanca yaşanılacak ücret” talebiyle İstanbul Kartal Neyzen Tevfik Meydanı’ndan Ankara’ya doğru yürüyüşe geçti.

2026 yılı için asgari ücret pazarlıkları sürerken, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), “Gelirde, vergide adalet, insanca yaşanılacak ücret” talebiyle Ankara’ya yürümek için Kartal Neyzen Tevfik Meydanı’nda bir araya geldi.

“Bu yürüyüş milyonların sesini, soluğunu, milyonların talebini Ankara’ya taşıma yürüyüşüdür”

Yürüyüş öncesi açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Bugün buradan Kartal, Neyzen Tevfik Meydanı'ndan Ankara'ya doğru yola çıkıyoruz. Bu yürüyüş, sadece İstanbul'dan Ankara'ya attığımız adımlar değil; bu yürüyüş milyonların sesini, soluğunu, milyonların talebini Ankara’ya taşıma yürüyüşüdür. Bu yürüyüş, bu ülkenin aydınlık geleceğini; işçilerin, emekçilerin, bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenlerin, bu ülkenin geleceğini kuranların onur yürüyüşüdür.” dedi.

Türkiye’de düzenin çarklarının zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak için döndüğünü ifade eden Çerkezoğlu, “Ücret politikasından vergiye kadar her türlü attıkları adımda hedef, zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmaktır. Yüz yıllık Cumhuriyet tarihinin gelir dağılımı adaletsizliğinde en kötü dönemini yaşıyoruz. Hepimiz çalışıyoruz, hepimiz üretiyoruz ama ürettiğimiz değerden payımızı alamıyoruz. Bugün Türkiye'nin temel meselesi, o nedenle bölüşüm meselesidir. Bugün hepimizin çalışarak ürettiği toplam değer, bu ülkenin 85 milyon insanını, işçisini, emekçisini, emeklisini, kadınları, gençleri, çocuklarımızı insanca yaşatmaya yeter de artar bile. Yeter ki adaletli bölüşelim. Yeter ki gelirde adalet olsun, vergide adalet olsun, ülkede adalet olsun.” diye konuştu.

Çerkezoğlu, “Gelirde adalet, vergide adalet” mücadelesini, asgari ücretin belirlenmesi sürecinde yeni bir mücadele sürecine taşıdıklarını ve o nedenle de İstanbul'dan Ankara'ya doğru yola çıktıklarını vurguladı.

Türkiye'de asgari ücretin, ortalama bir ücret haline geldiğini ve çalışanların yarısından fazlasının asgari ücretle hayatını sürdürdüğünün altını çizen Çerkezoğlu, iktidarı da enflasyon hedefleri üzerinden de eleştirerek şöyle konuştu:

“Bugün Türkiye'de emekliler, asgari ücrete bile hasret duruma bırakıldı. 16 bin liralarla yaşamaya çalışan milyonlarca emekli var bu ülkede. Asgari ücretin 22 bin 104 lira olduğu; alım gücü olarak ise 6 bin liradan daha fazla değer kaybettiği bir dönemde, bu ülkede 2026 asgari ücreti konuşuluyor. Asgari ücret 22 bin 104 lira. Bu ülkede dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcaması olan açlık sınırı 30 bin lirayı geçti. Yoksulluk sınırı 90 bin lirayı geçti. Böylesi bir dönemde, 2026 asgari ücreti konuşulurken, hiçbir zaman tutmayan o hedeflenen enflasyon üzerinden, yani yüzde 20-25’lik bir artışın öngörüldüğünü görüyoruz. Bugün, hedeflenen enflasyon üzerinden asgari ücreti belirlemeye kalkışmak, milyonları açlığa, yoksulluğa mahkûm etmek demektir.

PPK özeti: Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları risk unsuru olmaya devam ediyor
PPK özeti: Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları risk unsuru olmaya devam ediyor
İçeriği Görüntüle

Ne zaman hedeflediğiniz enflasyonu tutturdunuz? Bu ülkede hedeflenen enflasyon, en son, 16 yıl önce, 2009 yılında tutmuştu. Ve üstelik TÜİK tarafından açıklanan resmi enflasyonun da gerçek enflasyon olmadığını, bu ülkede yaşayan herkes biliyor. Hepimiz biliyoruz; bir yıl önce yumurtayı, domatesi, patatesi kaça aldığımızı, bugün kaça aldığımızı hepimiz biliyoruz. Bütün bunları bu ülkenin gerçeklerini biz yaşayarak görüyoruz. O nedenle buradan, asgari ücreti masa başında belirlemeye çalışan herkese çağrımız; ülkenin gerçeklerini görmeleridir."

Çerkezoğlu, Ankara'ya yürüyüşe geçme nedenlerini şu sözlerle açıkladı:

"DİSK olarak işçi sınıfının, Türkiye'nin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenlerinin insanca yaşam talebini Ankara'ya götürmek için yola çıkıyoruz. Asgari ücret belirlenirken; işçinin ailesiyle birlikte geçinebileceği bir ücret olması için, bir evde iki kişi çalıştığında en azından yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmesi için yürüyoruz. Asgari ücretin o çok övünülen büyümeden ve milli gelir artışından payını alması için; asgari ücretin kişi başına düşen milli gelirin en az yüzde 60’ı olması, yani gelirde adalet için, vergide adalet için yürüyoruz.

"Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan, adil bir sistem için yürüyoruz"

Kaşıkla verilenin kepçeyle değil, kazanla geri alındığı bu süreçte; adaletli bir vergi sistemi için yürüyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan, adil bir sistem için yürüyoruz. 16 bin lirayla yaşamaya mahkum edilen milyonlarca emeklinin yoksulluğa, açlığa mahkum edilmesine son vermek için yürüyoruz. En düşük emekli aylığının en azından asgari ücret düzeyine yükseltilmesi için ve tüm aylıkların da insanca yaşanacak bir seviyeye yükseltilmesi için yürüyoruz. Ürettiğimiz değeri hakça bölüşmek için yürüyoruz. Biliyoruz ki bu talepler milyonların talebidir. DİSK, dün olduğu gibi bugün de üyemiz olsun olmasın, sendikalı olsun olmasın tüm sınıf kardeşlerimizin hakkı ve emeği için bu mücadeleyi büyütmeye kararlı."

Kartal'dan başlayarak attıkları her adımda, uğradıkları bütün duraklarda taleplerinin büyüyerek Ankara’ya taşınacağını söyleyen Çerkezoğlu, "Bizleri görmezden gelenlere ve duymazdan gelenlere; hayatın gerçeklerini, işçi sınıfının ve memleketin gerçeklerini anlatacağız. Bu mücadeledeki kararlılığımızı hep birlikte ortaya koyacağız. O nedenle bu yürüyüş, Türkiye işçi sınıfının geleceğini kurma yürüyüşüdür. Bu yürüyüş, Türkiye emekçilerinin, bu ülkenin tüm değerlerini üretenlerin, bu ülkenin geleceğinde söz ve karar sahibi olduğu gerçek bir demokrasi içindir. Bu yürüyüş; sendikal hakların kullanımının önündeki engelleri kaldırarak asgari ücreti ve bütün ücretleri gerçek bir toplu pazarlıkla belirleyeceğimiz bir çalışma hayatının kurulması içindir." dedi.

"Bu yürüyüşte adım atanlar, bu mücadeleyi büyütenler; bu ülkenin geleceğine dair mücadeleyi büyütenlerdir" diyen Çerkezoğlu konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:

"Yan yana, omuz omuza mücadeleye devam edeceğiz. Bu ülkede eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, barışın ve kardeşliğin olduğu; demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlediği gerçek bir demokrasiyi kurana kadar, emeğimizin hakkını aldığımız; neyi, nasıl üreteceğimize ve nasıl bölüşeceğimize hep birlikte karar verdiğimiz gerçek bir demokrasi için ve emeğin Türkiye’sini kurana kadar bu mücadelede omuz omuza olacağız. Yolumuz açık olsun! Yan yana, omuz omuza mücadeleye devam!"

"Sloganlar atarak yürüdüler"

Açıklamanın ardından Arzu Çerkezoğlu ile DİSK yöneticileri ve sendika temsilcilerini yürüyüşün ilk durağı olan Gebze’ye uğurlanmak üzere temsili bir yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş sırasında “Birleşe birleşe kazanacağız”, “Yaşasın onurlu mücadelemiz”, “Asgari yaşamak istemiyoruz”, “Saray’a değil emekçiye bütçe” sloganları atıldı.