Mariupol Şehir Konseyi, Rusya'nın kuşattığı şehirde bulunan ve yüzlerce ailenin sığındığı Mariupol Drama Tiyatrosu'nun vurduğunu açıkladı. Maxar'ın pazartesi günü paylaştığı uydu görüntülerinde tiyatronun iki tarafına da büyük harflerle Kiril alfabesiyle 'deti', yani 'çocuk' yazıldığı görülüyordu. Harkov'da ise pazar yerine saldırı düzenlendi. Saldırıda iki depo ve iki okul da vurulurken 3 kişi öldü, 5 kişi yaralandı.

Yetkililer saldırıda ne kadar can kaybı yaşandığını bilmediklerini, çünkü havan topu atışının devam etmesi nedeniyle arama kurtarma ekiplerinin bölgeye gidemediğini bildirdi.
Pazartesi günü binanın iki tarafına da Rusça 'çocuklar' yazıldığı görülüyordu. Tiyatroda aralarında çocuklar da bulunan bin 200 kişinin kaldığına inanılıyordu.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodomir Zelenski, saldırıyı kınayarak, "Rusya'nın insanımıza yaptığı şeyler nedeniyle kalbim kırılıyor" dedi. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba da, "Ruslara buranın bir sivil sığınağı olduğunu biliyor olamazdı" dedi ve tiyatro binasının "tamamen mahvolduğunu" belirtti. Geçen hafta The Times gazetesine tiyatroda kalan bir kişi demeç vermiş ve "Burada çok fazla çocuk var. Hepsinin ateşi var. Lütfen bize yardım edin" demişti.

Harkov'da okullar, Cernihiv'de stadyuma saldırı

Harkov'da ise pazar yerine saldırı düzenlendi. Saldırıda iki depo ve iki okul da vurulurken 3 kişi öldü, 5 kişi yaralandı.

Çernihiv'de de bir stadyum hedef alındı. Stadyumun ortasında krater görüntüleri oluştu.

Camideki Türklerin durumu

Öte yandan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Mariupol'de mahsur kalan Türk vatandaşlarına ilişkin "Tahliye için her iki tarafla temas halindeyiz" dedi. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, NATO Savunma Bakanları Olağanüstü Toplantısı sonrasında gazetecilerle bir araya geldi. Türkiye'nin, Ukrayna'da yaşananlara yönelik faaliyetlerini son derece tutarlı ve prensiplere bağlı sürdürdüğünü söyleyen Akar, Türkiye'nin hem Rusya hem de Ukrayna ile iyi ilişkileri olduğunu hatırlattı.
Ukrayna'da yaşananların bölgenin güvenliği konusunda köklü değişikliğe neden olduğunu dile getiren Akar, "NATO olarak caydırıcılığın ve savunmanın muhafazası, elimizdeki imkan ve kabiliyetlerin sürdürülebilmesi için kısa, orta ve uzun vadede neler yapmamız gerektiğini çok iyi düşünmemiz lazım. Bunların cevabı hem ikili hem de genel görüşmelerde bütün ülkeler ve NATO tarafından aranıyor." değerlendirmesini yaptı. Ukrayna'da sivil halkın sıkıntılarına çare bulunması gerektiğine değinen Akar, "Orada yaşlılar, kadınlar, çoluk çocuk, masum insanlar var. Bu manada elimizden gelen neyse yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Fırsat buldukça elimizden gelenin en iyisini sürdürmeye çalışacağız." ifadesini kullandı. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bakan Akar, Ukrayna'nın Mariupol kentinde camiye sığınan Türk vatandaşlarının tahliyesine yönelik çalışmalara ilişkin soruya, "Orada alanda, arazide, yollarda münferit çatışmalar var. Dolayısıyla araçlarla tahliye sırasında bir münferit saldırı ihtimali nedeniyle 'Bunun için bekleyelim' diyorlar. Tahliye için taraflarla temaslarımız sürüyor. Bu konuda Sayın Dışişleri Bakanımız da temaslarını sürdürüyor. O da işin bir an önce hızlanması için elinden gelen gayreti gösteriyor. Bu olay zaten Cumhurbaşkanımızın gündeminden hiçbir zaman düşmedi" yanıtını verdi. Rusya'ya yeterince yaptırım uygulamadığı iddiasıyla Türkiye'ye gelen eleştirilere ilişkin değerlendirmesi sorulan Akar, "Yaptırımlara katılmıyoruz diye bir şey yok. Birleşmiş Milletler tarafından ortaya konulan yaptırımlar her ne ise Türkiye Cumhuriyeti onlarla alakalı üzerine düşeni yapıyor." diye konuştu. Ukrayna'nın, sürecin başından beri özellikle NATO ülkelerinden belli talepleri olduğu, Türkiye'nin de özellikle insani yardım konusuna odaklandığı belirtilerek, "Ukrayna'nın taleplerine yönelik adımlarımız olacak mı" sorusu üzerine Bakan Akar, Türkiye'nin Rusya ile münasebetinden dolayı bu konuda son derece dikkatli ve hassas davrandığını belirtti. Ukrayna'da kalan iki A 400M uçağının durumuna ilişkin soru üzerine Akar, şunları kaydetti: "İnsani yardım konusunda gönderdiğimiz 2 nakliye uçağımız 23 Şubat'ta Ukrayna'ya indi. İnsani yardım malzemelerini Ukraynalı muhataplarına teslim ettiler. Tam dönecekler, kuleler, hava sahası kapandı. Biz bu konuda hem Rusya hem Ukrayna ile konuşuyoruz. İki ülke de konuya ilgi gösteriyor. Herhangi bir zarar ziyan gelmeden uçakların oradan çıkmasına çalışıyorlar. Temaslarımızı sürdürüyoruz. Önümüzdeki günlerde oradan olumlu bir sonuç bekliyoruz. "
Editör: Ömür Ünver