İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, partisinin 2'nci Olağan Kurultayı'nda, Genel İdare Kurulu (GİK) ve Merkez Disiplin Kurulu'na (MDK) giremeyen isimlerin başlattığı tartışmaya ilişkin, "Demokrasinin olduğu yerlerde yarış vardır, seçilenler vardır, seçilemeyenler vardır. Seçilemeyen arkadaşların üzüntülerini anlıyorum, üzüntülerine ortak oluyorum" dedi. İYİ Parti'li Türkkan, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkkan, Türkiye'nin 2023'e seçimsiz gidemeyeceğini öne sürerek, "Türkiye, nefes alabilmek ve içinde bulunduğu şartlardan kurtulmak için 2021 yılı içerisinde bir erken seçime gidecektir" dedi. Doğu Akdeniz konusunda Türkiye'ye karşı Yunanistan'ın hep piyon olarak kullanıldığını kaydeden Türkkan, "Batı, 100 yıl önce de Türk milletine karşı Yunanistan'ı piyon olarak kullanmıştı. 100 yıl sonra yine Yunanistan'ı emperyalist planlarını gerçekleştirmek için piyon olarak kullanıyor. Türkiye'nin Ege ve Akdeniz'deki ulusal hakları, müzakere edilemez konulardır" diye konuştu. 'SAYIN SOYLU'YA TEŞEKKÜR EDİYORUM' Türkkan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun verilen bazı kararlar nedeniyle Anayasa Mahkemesi'ni eleştirmesine ilişkin ise "İçişleri Bakanı Anayasa Mahkemesi Başkanı'na, 'bisikletle işe git' dedi. Bakanın bu sözleri ülkenin güvenli olmadığını gösterir. Sayın bakan; bu ülkenin bisikletle işe gidemeyen vatandaşı varsa; sorumlusu sensin. Sayın Soylu'ya teşekkür ediyorum, muhalefetin sözcüsü gibi bizim söylememiz gerekenleri söyleyerek yardımcı oluyor" ifadesini kullandı. KURULTAY TARTIŞMALARI Türkan, gazetecilerin, "Genel İdare Kurulu seçimlerine ilişkin tartışmalar devam ediyor, bazı isimlerin üzerinin çizildiği söyleniyor, yorumunuz nedir?" sorusu üzerine, şunları kaydetti: "Kongreler seçim demek, herkes seçilmek istiyor. Burada bir yarış olacaktır, bu yarışlar da demokrasinin gereğidir. Hiç Adalet ve Kalkınma Partisi'nde böyle bir yarış duydunuz mu? Öyle bir şey yok, yukarıdan geliyor 'şunları seçin' diyor, bitti. Demokrasinin olduğu yerlerde yarış vardır, seçilenler vardır, seçilemeyenler vardır. Seçilemeyen arkadaşların üzüntülerini anlıyorum, üzüntülerine ortak oluyorum. Seçim kaybetmek zor iştir. Ben, akşam seçim kazanıp, sabah kaybettiğiyle uyanan birisiyim. Kaybetmek tabii rahatsız eder ama hiçbirinin bu tepkileri davamıza ve partimize olan sadakatimizin önüne geçmedi, geçmemeli."