Hani bir söz söylesek, bir edim yapsak ahenk değişse bu ülkede.. Ama nerede.. Gitgide daha derin bir çıkmaz karanlığa itina ile sürükleniyor.. Bir ateş ki odunu çemberin içindekiler taşıyor.. Öyle ki, eğer ülkeye ilişkin duyup gördüklerimizi bir ressam olarak çizmek istesek, herhâlde Lars von Trier’in “Riget” indeki gibi distopik bir hastane resmî çıkardı. Karanlık, güvensiz, esrarengizlik, jurnalcilik, bürokratik zeminde gayri insanicilik, karabasana dönüşmüş coğrafyada; yabancılaşmış, yalnızlığına terk edilmiş ve otoritenin gücü karşısında insancıllığın zayıflığı, umutsuzluğuyla, Kafkaesk bir atmosferde hayatta kalmaya çalışan insanlara dönüştük.. Evet, evet 6’lı masa ve masa üyelerinin CB adaylığı üzerinden toplumda yarattıkları umutsuzluktan bahsediyorum.. Hani, hangi hamamdan su sesi gelse tası alıp koşan bazı muhalif (!) partilerin, masanın ana ayağı olan ama muhalefet partisine tutumlarından.. Tabi burada “vefa” çıkışı yapanların, bu “vefa” sözüne de takılı kalıp bir bakmak lazım.. Vefa; herkesin harcı olmayan incelikli bir iş. Hani bir bağı korumak gibi.. Siyasette “vefa” değil, siyasi konjonktür, bilinçli muhalefet, bilinçli seçmen, bilinçli tepkiler vardır.. Karanlığın, yoksulluğun, özel yaşama müdahalenin çığ gibi büyüdüğü; adalet, hukuk, eşitsizliğin normalleştirildiği; muktedirlerin çizmeyi aştığı, çıkar ve imtiyaz düşkünlüğüne birlikte dur demek için muhalif bir masa fikri ile Ana Muhalefet'in çağrıcı olması, güç birliği açısından son derece önemli siyasi hamledir. Diğer muhaliflerin çözümde birer aktör olmaları için zemin hazırlayanların, CB adayı üzerinden vefa söylemiyle çıkış yapmak, muktedirlerin değişim potansiyeli için ileri atılmış bir adımın önüne sekte vurmaktır. Ki, eğer burada vefadan bahsedilecekse; bu ne milletvekili transferiyle meclise girme şansı tanınanlara ne de tanıyanlara değil, yerel seçimlerde büyükşehirlerin kazanılmasına demokratik siyasete bilinçli seçmenle katkı sağlayan Kürt seçmenedir. Ki, kendi iradeleriyle seçtikleri Başkanları bir bir alınırken, bu gün dahi demokratik siyaset için tüm muhalif kanada barışçıl adımlar atan yine bilinçli Kürt seçmendir.. Velhasıl bu vefa değil; karanlıktan aydınlığa çıkma seçimidir… Son derece kıymetli olan güç birliğini, bu demokratik siyasi hamleyi daha da ileri adımla götürmek ve müktedirlerin değişimi için yakalanmış fırsatı heba etmeden, 6’lı masanın CB adayını resmî olarak ve gönül birliğiyle açıklamaları elzem olandır.. Her şeye rağmen insanlar; açlığı, yokluğu, derdi, borcu unutup, demokrasiyi, barışı, düşünce özgürlüğü ve ülke bütünlüğünü savunurken, zorlu şartlarda hayatta kalmaya çalışan halka güven verme duygusunu borçlusunuz.. Ülke daha fazla dönmeden distopik bir hastaneye, bu halka; Ilımlı ve uzlaşmacı bir yaklaşımla adayınızı açıklamalı ve tüm bağlarınızla yanında olduğunuzu deklare etmek zorundasınız.. Yoksa… Gerçekten toplumca bizi bekleyen; ucu bucağı olmayan, çığırından çıkmış karanlıkta, Lars von Trier’in “Riget” indeki gibi hastane Distopyası…