Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), dernek yönetimlerine kayyum atama, dernek malvarlıklarının dondurulması ve faaliyetinin durdurulmasına ilişkin düzenlemeler içeren kanun teklifinin toplums...
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), dernek yönetimlerine kayyum atama, dernek malvarlıklarının dondurulması ve faaliyetinin durdurulmasına ilişkin düzenlemeler içeren kanun teklifinin toplumsal hak ve özgürlükleri geriye götüreceği uyarısında bulundu.
ÇYDD'den yapılan açıklamada, Anayasa'nın 33. maddesinde, kanunun öngördüğü hallerde hakim kararıyla derneklerin kapatılabileceği veya faaliyetten alıkonulabileceğinin varolduğu hatırlatıldı. 5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nda da derneklerin denetimine ve yaptırıma ilişkin çok sayıda düzenleme bulunduğu kaydedilen açıklamada, "Hukuksal mevzuatımız bu haliyle bile dernekler için kısıtlayıcı ve sınırlayıcı iken, TBMM’ye sunulan yeni yasa teklifinde dernek yönetimlerine kayyum atama, dernek malvarlıklarının dondurulması ve faaliyetinin durdurulmasına ilişkin düzenlemeler bulunmaktadır. Üstelik kanun teklifindeki bu kısıtlamalar, terörizmin ve kitle imha silahlarının finansmanının engellenmesi gerekçesi ile getirilmektedir." denildi.
STK'lar demokrasinin ön koşulu ve güvencesidir
Açıklamada, şöyle denildi:
"Sivil toplum kuruluşları ve halkın örgütlenme hakkı, demokratik toplum düzeninin ve Anayasa’nın demokratik devlet ilkesinin ön koşulu ve güvencesidir. Demokratik olmayı isteyen toplumlarda sivil toplum örgütlerinin varlığı ve hukuki güvence altında etkinlik göstermesi kaçınılmazdır. Sivil toplum kuruluşları çağdaş dünyada demokratik baskı unsurları olup demokrasinin ve çoğulcu toplum yapısının vazgeçilmez araçlarıdır. Hukuk devleti içinde yurttaşlar, yaşadıkları topluma karşı sosyal sorumluluklarını ancak demokratik kuruluşlarda örgütlenerek yerine getirebilecektir."
Anayasal hak ve özgürlükler geriye gidecektir
Atatürk ilke ve devrimlerinin korunması ve geleceğe taşınması için kurulan ve 31 yıldır bu amaçla toplum yararına çalışan ÇYDD'nin her türlü terörün, kamu düzenine ve demokratik toplum yapısına aykırı her türlü eylemin karşısında olduğuna vurgu yapılan açıklamada, şöyle denildi:
"Bununla birlikte, bu gerekçeler bahane edilerek yurttaşların örgütlenme hakkının ve sivil toplum faaliyetlerinin kısıtlanması da kabul edilemez. Derneklerin işlevsiz, toplumsal kaygılardan uzaklaşmış tabela kuruluşları haline getirilmesine karşı duruyoruz. Kamu erkinin elinde terörle mücadele edecek her türlü imkan ve araç zaten bulunmakta iken bu gerekçe ile derneklerin yönetimlerine kayyum atanabilmesi, malvarlıklarına el konulabilmesi ve faaliyetlerinin durdurulabilmesi ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) dernek kurma özgürlüğü ile Anayasa’nın demokratik devlet ve hukuk devleti ilkelerine aykırıdır. Bu düzenleme ile devlet ve toplum yapısı, kazanılmış anayasal hak ve özgürlükler geriye gidecektir. Hakkın özüne zarar verilmemelidir! Anayasa hükümlerinin ve demokratik toplum yapımızın korunması adına, bu yasa teklifi öncelikle geri çekilmelidir. Yasa teklifi geri çekilmez ise Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerini yasa teklifini reddetme konusunda göreve ve duyarlı olmaya davet ediyoruz."