CHP, dün partinin genel merkezinde Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek, Kazanan Türkiye sloganıyla yeni parti programını tanıttı. Tanıtıma CHP’nin genel başkan yardımcıları ve milletvekillerinin yanı sıra, program çalışmalarında yer alan akademisyenler, demokratik kitle örgütü temsilcileri ve parti örgütlerinden üyeler de katıldı.
CHP lideri Özgür Özel, yaklaşık bir yıldır yeni bir parti programına çalıştıklarını belirterek, bu açıkladıkları metni gelecek hafta yapacakları 39. Olağan Kurultay’da delegelerin oylarına sunacaklarını kaydetti.
İlk olarak güncel koşulların tanımlamasını yapan Özel “Bugün Türkiye’nin kurumları ve kuralları örselenmiştir. Demokratik, sosyal, hukuk devleti kimliğimiz maalesef zedelenmiştir. Eşitsizlik, adaletsizlik, yoksulluk ülkemizin dört bir tarafını sarmıştır. Bugün bir zümrenin çıkarlarıyla, milletin çıkarları çatışma halindedir. Bu zümre şahsi çıkarları için milletin huzurunu ve refahını feda etmekten çekinmemekte, geri durmamaktadır. Ülkemiz 102 yıl sonra bu kez küçük bir zümrenin demokrasiyi ve adaleti hedef alan kuşatması altındadır. Bugün cumhuriyetimizin kendini hatırlamasına, kuruluş ruhuyla çağın kuşatmasından kurtarılmasına ihtiyaç duymaktadır. Program metnimizde bunun işaret fişeği yakılmıştır” ifadelerini kullandı.
Yeni parti programının başlıklarını kısaca detaylandıran Özel şunları kaydetti:
“Bu program yeniden milli egemenliğe dayalı, hukuk devleti inşa etme kararlılığımızın nişanesidir. Devlet yurttaşların kontrolünde olacak ve her an denetlenecek. Her bir yurttaşın özgürlüğü ve kazanımları garanti altına alınacak. Her bir yurttaşın hukuk önünde eşit olduğu bir düzen kurulacak. Güçlü yurttaşların güçlü Meclis’ine dayalı kuvvetler ayrılığı ilkesini esas alan parlamenter sistem mutlaka kurulacaktır. Yüzde 3 seçim barajıyla halkın Meclis’teki temsilinde hakkaniyet sağlanacaktır. Siyasi partilerin Hazine yardımını yüzde 1 oy eşiğine indireceğiz. Siyasi Ahlak Kanunu’nu mutlaka çıkaracağız. Kamu İhale Kanunu’nu yeniden yazıp, suistimale izin vermeyeceğiz. Yolsuzlukla mücadeleyi hayatın merkezine yerleştireceğiz. Siyasetin finansmanını mutlaka şeffaflaştıracağız. Devlette lükse, şatafata değil, hizmete öncelik vereceğiz. Devletin kurumlarından israfı söküp atacağız.”
Farklı kimlik ve inançlara saygı duyacaklarını da vurgulayan Özel “Demokrasi tüm kimliklere, tüm inançlara saygı gerektirir. Eşit yurttaşlık hakkını mutlaka güvence altına alacak, Aleviliğin bir inanç olduğu gerçeğini mutlaka hayata geçirecek, cemevlerine ibadethane statüsünü kazandıracak, geçmişteki Alevilere yönelik tarihin kara lekeleriyle yüzleşecek, Madımak’ı bir utanç müzesi haline getirecek, Aleviler için eşit yurttaşlık ilkesini en önemli kazanım olarak tarihimizden gelen sorumluluğumuzla önümüzdeki kanun metinlerine ve anayasamıza nakşedeceğiz” dedi.
Özel “Birileri bırakın Kürt sorununu, Kürtlerin varlığını bile inkar ederken biz ‘Bu sorun vardır’ dedik. Orada durmaya devam ediyoruz. Kayyım uygulamasının sona ermesini, siyasi tutukluların serbest kalmasını, demokratik siyasetin önünün açılmasını savunuyoruz. Bu ülkede son Alevi, son Kürt ‘Benim eşitlik sorunum var’ diyene kadar Kürt sorunu, Alevi sorunu vardır. Bunları demokratik zeminde, adaletle, birlik ve beraberlik anlayışı içinde mutlaka hep birlikte çözeceğiz. Tüm bu konuların Meclis’te konuşulması fikrinin de sahibi zaten biziz. Birileri milletin barış umutlarını heba ederse, hiç merak etmesinler biz buradayız. Türkiye’ye adaleti de demokrasiyi de barışı da getirmeye kararlıyız” diye konuştu.
Ülkedeki en yakıcı sorunlardan birinin ekonomi olduğunu vurgulayan Özel “İktidarın sabah kalkıp kimin malına çökeceği, kimi sıfırdan alın karun gibi zengin yapacağı belli değildir. Ülkede çalışmanın, işini iyi yapmanın, daha kaliteli ürün ve hizmet üretmenin bir anlamı kalmamıştır. Çaresiz vatandaşlar bahisle, kumarla ve mafyatik yapıların içerisine dahil olmakla ve bu tip bir acımasız sarmalın içinden kurtulamamakta, kendi hayatlarını kararttıkları gibi ailelerine, çevrelerine büyük hüzün ve travmalar yaşatmaktadır.” eleştirisini dile getirdi.
Özel, çözümlerini “Vergi adaletini mutlaka sağlayacağız. Çok kazanandan çok, az kazanandan az alacak, hiç kazanmayandan da hiç vergi almayacağız. Gelirde adaleti sağlayacak, eşit işe eşit ücreti mutlaka uygulayacağız. Asgari ücrete, emekli ve memur maaşlarına gerçek enflasyon farkının yanında büyüme ve refah payı ile iyileştirmeler yapacağız. Birkaç yıl içinde asgari ücreti temel ücret olmaktan mutlaka çıkaracağız. Tarımda ithalata bağımlılığı bitireceğiz. Çiftçilere ve besicilere kanundan öngörülen destekleri vereceğiz.” ifadeleriyle anlattı.
Dört ayaklı bir ekonomik değişimden söz eden Özel “Yeşil, mor, dijital ve nitelikli istihdam dönüşümü. Doğayı koruyan, kadını güçlendiren, teknolojiyi halka kazandıran, herkesi nitelikli işlere ulaştıran bir büyüme modelini mutlaka kuracağız. Güçlü sosyal devlet anlayışımızla kimseyi geride bırakmayacağız. Biz yoksulluğu yönetmeye değil, yoksulluğu yok etmeye geliyoruz. Temel Vatandaşlık Geliriyle kimse yoksulluğa terk edilmeyecek” dedi.
Kadınlar ve çocuklar için programda yer alan önerileri de paylaşan Özel “Her çocuk ücretsiz okul yemeğine, nitelikli eğitime ulaşacak. Kamu kreşleriyle bakım hizmetlerini kadının sırtından alacağız. Kadınlara istihdamda kolay ve çok yer açacağız. Sosyal devleti bütün kurumlarıyla, mekanizmalarıyla yeniden hayata geçireceğiz. Çocukların, kadınların, yaşlıların, engellilerin, yaşamına dokunan bir refah devletini kuracağız.” ifadelerini kullandı.
Dış politikaya da yeni bir bakış getireceklerini belirten Özel “Dış politika, kurumsal bir çerçevede yürütülecek. Oğullar, damatlar, enişteler üzerinden ciddiyetsiz bir yöne evrilmeyecek. Türkiye Cumhuriyeti pasaportu yeniden saygınlık kazanacak. Demokrasi, adalet ve ekonomide atacağımız adımlar, dış politikada elde edeceğimiz saygınlık, bize çoktan hak ettiğimiz Avrupa Birliği’ne tam üyelik kapısını açacak. Türkiye kısa sürede Avrupa Birliği’ne tam üye olacak.” dedi.
Özel “Afet yönetiminden iklim krizine kadar her alanda hazırlıklı olacağız. Artık depremlerde, sellerde, orman yangınlarında milletimiz sanki devlet yokmuş gibi kendi başının çaresini aramayacak” vurgusunu da yaptı. Hazırladıkları bu programın ileride seçim vaatlerini ve hükümet programlarını oluşturacağını belirten Özel, iktidarın da şimdiden bazı önerilerini kullanmaya başladığını söyledi. Özel, kiralık konut projesi ve Temel Vatandaşlık Geliri gibi önerilerinin bugünlerde iktidar tarafından hayata geçirilmeye çalışıldığına dikkat çekti.
Kurultay sonrası tüm yurtta programı anlatmaya başlayacaklarını belirten Özel “Çalmadık kapının bırakılmayacağı bir sürecin başlangıcını veriyoruz. Bundan sonra çok iyi bildiğimiz, vatandaşın da iliğine kemiğine kadar hissettiği sorunları anlatma değil; ona çözümleri söyleme zamanıdır. Bundan sonra CHP’nin yönetebilme kapasitesinin izahı zamanıdır. Bundan sonraki yürüyüş, iktidara yürüyüştür. Zaman, iktidar zamanıdır” diyerek bitirdi.
Dört ana başlık
CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, partisinin temel ilkelerini sembol eden Altı Oku merkeze alarak hazırladıkları programı dört temel başlığa ayırdıklarını belirterek, bunların; “Demokrasi, Yönetim ve Adalet”, “Kalkınma ve Ekonomi”, “Sosyal Devlet, Dış Politika”, “Güvenlik ve Dirençlilik” olduğunu aktardı. Böke, programdaki detayları şöyle sıraladı:
Demokrasi, Yönetim ve Adalet: Yurttaşlar bir araya gelerek Meclis’e, anayasaya ve hukuka uygunluk şartıyla, gündem ve yasa teklifi verebilecek. Meclis bu teklifleri amasız-fakatsız görüşecek. Yurttaş aktif katılımla örgütlenecek. Örgütlendiği sendikalar, meslek örgütleri, üretici birlikleri Meclis’teki yasa görüşmelerine ve bütçe süreçlerine katılacak.
Bütçe Saray’da değil, Meclis’te yapılacak. Parlamenter sistem esas olacak. Kayyım uygulamalarına ve seçilmişlerin hukuksuzca hapsedilmesine son vereceğiz. Parti kapatmayı bir sopa olarak kullanan darbeci anlayışı da ortadan kaldıracağız. Cumhurbaşkanının yetkileri sınırlandırılacak, tarafsız olacak.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacağız, kadınlar eşit ve özgür yurttaşlar olacak. Masumiyet karinesi korunacak, hiç kimse daha yargılama başlamadan suçlu ilan edilemeyecek. Adalet zamanında tesis edilecek. Kamu Özel İşbirliği projeleri tüm mali yükümlülükleriyle şeffaf şekilde topluma açıklanacak. Gerekirse uluslararası hukuk çerçevesinde kamulaştırma yapılacak. Üniversiteler özerk olacak; akademik özgürlükleri koruyacağız.
Kalkınma ve Ekonomi: Devletin ekonomideki rolünü yeniden tanımlayacağız. Bütçe yapma yetkisi Meclis’te olacak. Emek örgütleri, ekonomik aktörler ve sivil toplum karar alma süreçlerine düzenli olarak katılacak. Ekonomi politikaları dar bir çevrenin değil geniş toplumsal müzakerenin sonucu olacak. Bütçe dışı fonları kaldıracağız.
Bütçe şeffaflaşacak. Kamu-Özel İşbirliği projelerini kamu yararı temelinde değerlendireceğiz. Hazine garantilerine son vereceğiz. Vergide adalet reformu ile emeği ve üretimi teşvik edeceğiz. Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alacağız. Dolaylı vergilerin oranını azaltacağız. Gelir vergisi tarife dilimlerini ve oranlarını çalışanlar lehine düzenleyeceğiz. Vergi harcamalarını etki analiziyle iyileştireceğiz. Vergi cennetleri listesini sürekli güncelleyeceğiz ve açıklayacağız.
Enflasyonla mücadelede maliyetin toplumun üzerine yıkılmasına da enflasyon yoluyla servet transferine de asla izin vermeyeceğiz.
Sosyal Devlet, Dış Politika: İşsizlik sigortasından yararlanma koşullarını iyileştirecek, ödenekleri artıracağız. İhtiyacı olan tüm yurttaşlarımız sosyal yardımlara ulaşacak. Tıpkı belediyelerimizde olduğu gibi, siyasi aidiyetlere kör bir düzen kuracağız. Sosyal yardımları artıracak, sosyal yardım ihtiyacını azaltacağız.
Gençlerle birlikte özgür, eşit ve üretken bir düzen kuracağız. İlaç yokluklarını önleyecek düzenlemeler yapacak, ilaca güvenli erişimi sağlayacağız. Nadir hastalıkların tedavisi ücretsiz olacak. İlaç, aşı ve biyoteknolojik ürünlerde yerli üretimi teşvik edeceğiz. Kalıcı yaz saati uygulamasına son vereceğiz; çocuklar okula, emekçiler işe sabahın karanlığında gitmeyecek.
Eğitimi özgür düşünen, sorgulayan, çağın gerektirdiği becerilere, aktif yurttaşlık bilincine sahip bireyler yetiştiren bir yapıya kavuşturacağız. Eğitim ve yatırım bütçesini artırarak devlet okullarının şartlarını iyileştireceğiz. Kadınların yaşamın tüm alanlarına özgür ve eşit biçimde katılabildikleri; kendi hedeflerini gerçekleştirme gücüne sahip oldukları bir düzen kuracağız.
İstanbul Sözleşmesi’ne yeniden taraf olacağız; istisnasız hayata geçireceğiz. Dış politikamızı kalkınma hedeflerimizle uyumlu yürüteceğiz. Vize mağduriyetleri sona erecek. Yurttaşımız ve pasaportumuz her yerde, her daim güçlü olacak.
Güvenlik ve Dirençlilik: Sınırlarımızın güvenliğini sağlayacağız. Toplumsal güveni ve dirençliliği sağlayacağız. Kentleri afetlere karşı, toplumu da demografik değişimlere karşı dirençli hale getireceğiz. Hayat güvende ve güvenli olacak.
Afet yönetimini hazırlık ve risk azaltma temelinde yapılandıracağız. Kent planlamasını, imar süreçlerini afet bilimiyle uyumlu hale getireceğiz. TMMOB ile eşgüdüm halinde, nitelikli mimar, mühendis ve plancı istihdamını güvence altına alacağız. Afet yasasını yenileyeceğiz. TSK’nin afetlerdeki destek rolünü artıracağız. Kırsal kalkınacak, gıda güvenli olacak. Yediğimizden ölmeyeceğiz, doğduğumuz yerde üreterek ve rahat yaşayacağız.