[caption id="attachment_84283" align="alignnone" width="256"] Veteriner Hekim Dr. Gürbüz Ertürk[/caption] Saldırganlık, köpeklerde yaygın bir şekilde karşımıza çıkan ve ciddiye alınması gereken bir davranış sorunudur. Aslında saldırgan davranışlara sahip olmak hayatta kalabilmek için önemlidir. Fakat insanla yaşayan bir canlı olan köpeklerde karşılaştığımız saldırganlıklar (agresyon) çoğunlukla istenmez. İstenmez çünkü; sonucunda ısırılmak, can yanması hatta ölüm vardır. Bir köpek saldırgan davranışlar sergilediğinde öncelikle bunun altında yatan medikal bir sorun olup olmadığına bakılması gerekir. Agresyon, davranışsal olabileceği gibi metabolik/ organik gibi bir nedene de bağlı olabilir. Bu yüzdendir ki agresyon yaşadığınız köpekte, çözüm için ilk gideceğiniz yer veteriner hekiminizdir. Çözüm aşamaları; nedenin saptanması ve tedavinin uygulanmasıdır. Çözüm, köpeğin eğitime yollanması değildir. Medikal durumların neden olduğu saldırganlıkları özetle şöyle sıralayabiliriz: Dejeneratif hastalıklar; beyinde yapısal bozukluklar, enzim eksiklikleri, hepatik ensefalopati ve duyusal değişikliklerdir. Endokrin hastalıklar; tiroid hormon bozuklukları ve seks hormonları bunun için iyi örneklerdir. Beslenme; tiyamin, tiriptofan gibi amino asitler ve bazı yağ asitlerinin diyette yeterince bulunmamaları. Tümörler, epilepsi gibi sinirsel hastalıklar Enfeksiyöz ve paraziter hastalıklar; kuduz, gençlik hastalığı, toksoplasma, drofilaria ve çeşitli parazitler de sayılabilir. Kurşun ve çinko zehirlenmeleri, travmalar, damarsal bozukluklar, çeşitli immun ve alerjik hastalıklar da saldırganlık oluşturan medikal durumlardandır. Davranışsal olan agresyonların birden fazla alt tipi mevcuttur. Bunları da sıralayarak konunun anlaşılmasını zorlaştırmak istemiyorum. Amacım; agresyonların genel hatlarıyla bilinmesi, çözüm için doğru adrese gidilmesi ve çözüm anında yapılacakların bilinmesine katkı sunmaktır. Tedavi için öncelikle saldırganlığın medikal mi, davranışsal mı olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Medikal olanda saldırganlığa sebep olan hastalık tedavi edilebiliyorsa sorun çoğunlukla düzelir. Çoğunlukla diyorum çünkü; agresyon geliştikten sonra öğrenilmiş davranışlar vardır. Bunlar organik sorunların düzelmesi ile ortadan kalkmazlar. Bunun için de ayrı bir çalışma planlanmalıdır. Tedavi, saldırganlığın çeşidine bağlıdır. Bazı saldırganlıklarda kesin tedavi olası değildir. Sorun tekrar geri gelebilir. Ancak tedavi, saldırganlık risk ve yoğunluğunu azalttığı gibi köpek sahibine de böyle bir köpekle sorunsuz nasıl yaşanabileceğinin yöntemlerini öğretir. Bundan sonrası için köpeğin düzgün yönetilmesi ve birlikte iken alınması gereken güvenlik önlemleri belirlenerek uygulamaya konur. Saldırganlıkların tedavisi amacıyla çok çeşitli ilaç destekleri alınabilir. Bu destek ilaçlar; antidepresanlar olabildiği gibi, bitkisel besin destekleri, probiotikler, feromonlar, aromaterapötik ürünler, homeopatik veya bach remedeileri şeklinde liste uzatılabilir. Tedavi amacıyla hangi tür ilaç desteği alınırsa alınsın davranış modifikasyon teknikleri uygulanmadan başarıya ulaşmak mümkün değildir. Çünkü; olayı düzeltecek 'harika ilaç' yoktur. İlaç, yapılacak çalışmayı kolaylaştırır, varsa vücutta birtakım eksiklikler onların yerine konmasına yardımcı olur. Agresyonun altında yatan kaygıyı azaltır. Son olarak bir kez daha altını çizmek isterim ki; agresyonların bir kısmı tedavi edilemez, kontrol altında tutulur. Sorunun çözüm yeri veteriner hekiminizdir.  Agresyonlar eğitim ile düzeltilemez. Baskılanır. Bu da sorunun daha kötü bir şekilde sonradan çıkmasına neden olur. Agresyonlardan uzak, sağlıklı günler dilerim.      
Editör: Ömür Ünver