Antalya’da, şah damarında yüzde 80 daralma oluşan Recep Cirit (71), bilinci açık olarak ameliyat edildi. Sağlığına kavuşan Cirit, "Ameliyatı konuşarak oldum. Ameliyat esnasında ağrım olup olmadığını sık sık sordular. Uyumamamı söylediler. Ben de uyumadım. Ameliyatta her şeyi duydum. Hocam sordukça ben de cevap verdim" dedi.

Isparta'nın Senirkent ilçesine bağlı Gençali köyünde yaşayan Recep Cirit, kahvede oturduğu sırada kolunda uyuşma hissetti. Isparta'da bir hastaneye başvuran Cirit, beynine pıhtı atması sebebiyle tedavi gördü. 7 günlük tedavinin ardından şah damarında yüzde 80 oranında daralma olduğu anlaşılan Cirit, Medikal Park Antalya Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölümü'nden Prof. Dr. Hüseyin Okutan'a başvurarak muayene oldu. Yapılan tetkiklerin ardından ameliyata alınan Recep Cirit'e, şah damarındaki bölge uyuşturularak bilinci açık bir şekilde Karotis (şah damarı) Arter Ameliyatı yapıldı. Ameliyat sırasında verilen tüm sorulara cevap verebilen Recep Cirit, tüm rahatsızlıklarından kurtuldu. Recep Cirit, “Hocam bilincim açık ameliyat yapacaklarını söyledi. Ameliyatı konuşarak oldum. Ameliyat esnasında ağrım olup olmadığını sık sık sordular. Uyumamamı söylediler. Ben de uyumadım. Ameliyatta her şeyi duydum. Hocam sordukça ben de cevap verdim. Bayıltmadan ameliyatımı yaptı. Allah'a şükür sağlığım yerinde. Herhangi bir şikâyetim yok iyiyim" dedi. Prof. Dr. Hüseyin Okutan, Recep Cirit'in Karotis Arter hastası olduğunu anlattı ve hastalık hakkında bilgi verdi. Şah damarının beyni besleyen ana damarlar olduğunu belirten Prof. Dr. Okutan, “Şah damarındaki darlıklar çok önemli. Tamamen daralması nedeniyle beynin bir bölümünde hasara yol açabiliyor ve hastada felç oluşuyor. Kolunun, bacağının tutmaması, görememesi, konuşamaması gibi fonksiyonlarda bozukluk olabiliyor. Daha çok 40 yaş üstünde ve damar sertliği olan hastalarda görüyoruz. Kalp hastalarının yüzde 20'sinde boyun damarlarında, şah damarlarında bu durum mevcut" diye konuştu. 40 yaş üstündeki kişilerin ultrasonla boyun damarlarını kontrol ettirmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Hüseyin Okutan, “Eğer damarlarda darlık varsa ve yüzde 60- 70'in üzerindeyse, mutlaka müdahale etmek lazım. Müdahale ilaçlı tedavi kullanıyoruz veya bazı durumlarda balon stend takıyoruz ve sıklıkla da ameliyat yapıyoruz" dedi. Recep Cirit'in şah damarındaki bölgeyi uyuşturarak uyanık bir şekilde ameliyatı yaptıklarını aktaran Prof. Dr. Okutan, şunları söyledi: “Hastayla konuşarak ameliyat ettik. 2,5- 3 santim kesikle bu ameliyatı yaptık. Ameliyat esnasında komplikasyon olabiliyor. Bu nedenle anestezi doktoru sürekli hastayla konuşup, kolunu oynatmasını, dilini çıkarmasını, gözünü açıp kapatmasını istiyor. Hastada ameliyat esnasında herhangi bir bozukluk olup olmadığını anlıyoruz. Hasta uyanık olduğu için kısa sürede ayağa kalkıp yürüyor. Servise alıyoruz, ertesi gün taburcu edebiliyoruz. Bu önemli ve ağır bir ameliyat. Yaşam kalitesi artıyor. Taburcu olduktan sonra boynuna travma almamasını ve o bölgeyi korumasını söylüyoruz. Bir hafta sonra rutin kontrollerine gelebiliyorlar. Normal hayatına dönebiliyorlar ve böylece felç riski sıfıra düşmüş oluyor."  
Editör: Ömür Ünver