Yasanın paydaşı veteriner hekimler, son durumu bilmiyoruz
Yukarıda sıralanan hayvan refahının 5 temel özgürlüğü bizim de ülke olarak kabul ettiğimiz bir konudur. Yakında TBMM’de yasalaşması beklenen “Hayvanları Koruma Kanunu” ile hayvan refahına ne kadar önem verdiğimizi göreceğiz. Böyle ifade ediyorum çünkü; yasanın önemli bir paydaşı olan biz veteriner hekimler, yasanın içeriği ve son durumunu bilmemekteyiz. Mevcut yasada “yasaklı ırklar“ diye bir kavram var. Bunun yaptırımları hem hayvan refahına hem de insan vicdanına aykırıdır. Bu kapsama giren köpek ırkları tespit edilirse; köpek, insan ailesinden alınarak, yaşam boyu müebbet hapse çarptırılır (barınağa konur) ve aile yüklü bir para cezası öder. “Yasaklı” ve/veya “sınırlandırılmış ırk” kavramı bir çok ülkede vardır. Örneğin; Almanya bizim Kangal’ımızı bu grupta değerlendirir. Böyle ırkların sahiplenilme ve bakılma koşullarını, hayvan refahını da dikkate alarak kurala bağlamışlardır.Yönetmeliklerde konu açık ve net belirtilmelidir
“Tehlikeli” olarak sınıflandırılan köpek ırkları, (bir köpeğin tehlikeli olması insan eli ile olur) nasıl sahiplenilecek, nasıl beslenecek ve nasıl bakılacak konuları açık ve net bir şekilde yasanın uygulama yönetmeliklerinde belirtilmelidir. Bu amaçla şunların yapılması yerinde olacaktır: 1- “Tehlikeli” olarak ifade edilecek ırkların belirlenmesi için, konunun uzmanı sahadan kişilerle yine konu ile ilgili bilim insanlarından bir kurul oluşturulmalıdır. 2- Bütün üretimler mutlaka denetlenmeli, kayıt altına alınmalı ve agresyonu olan köpekler üretilmemeleri için kısırlaştırılmalıdır. Bu kararı davranış konusunda bilgi sahibi veteriner hekim vermelidir. 3- Tehlikeli olarak belirlenen köpekleri sahiplenmek isteyenler, özel izinle bunu yapabilmelidir. Sahiplendiği köpeği, pozitif koşullandırma sistemlerinin uygulandığı bir eğitim programına yollamalı, eğitim aldırdığını belgelendirmelidir. 4- Sokakta gezdirme kayışı ve ağızlık takılı halde dolaştırılmaları sağlanmalıdır. Ağızlık, köpeklerin çoğunda kullanılmalı ve köpekler buna alıştırılmalıdır. (Ağızlık takan her köpek saldırgan, tehlikeli değildir. Ağızlık; köpekleri ve insanları güvende tutmaya yardım eder. Ağızlık takan köpek, gıda olmayan şeyleri yiyerek zehirlenme riskinden uzak kalır, gereksiz sinirlenmeler sonucu oluşabilecek saldırıları engellenir, güvenli sağlık hizmeti almalarına katkı sağlar. Bu nedenlerden dolayı bütün köpekler ağızlık kullanmaya alıştırılmalıdır.)Köpek sahiplenecek kişiler eğitimden geçirilmeli
5- Köpek sahiplenecek kişiler, bakım, besleme, davranışlar konusunda eğitimden geçirilmeli. (Yürürlükteki mevzuat, köpek satacak kişiye eğitim zorunluluğu koymuş, alacak kişi için de neden olmasın?) Bir canlının sorumluluğunu almak o kadar kolay olmamalı. Basit bir cihazın bile kullanım kılavuzu var. Ortalama 15 yıl yaşayacak, bizden başka kimsesi olmayan bu canların, iyi koşullarda ve çevre ile uyumlu yaşayabilmeleri için ebeveynlerin eğitilmeleri şarttır. Yeni yasa ile barınaklarda yaşam boyu tutukluluk halinde olan “yasaklı ırk” köpekler (ki bunların gerçekten o ırklardan veya melezleri oldukları tartışılır) yukarıdaki koşullar sağlanırsa ailelerine verilmelidirler. Unutmayalım ki; hayvan hakları ve hayvan refahının artması, insan hakları ve refahının da artması anlamına gelir. Bu amaç için hep birlikte olalım...
Editör: Ömür Ünver