Tunus Cumhurbaşkanı Said, meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu belirterek Başbakan'ı görevden aldığını duyurdu. Bunun üzerine halk sokaklara döküldü.

Tunus'ta askeri yetkilileri toplayan Cumhurbaşkanı Kays Said, meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını belirterek, mevcut Başbakan Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını bildirdi. Buna karşılık ülkenin en büyük partisinin lideri Gannuşi bunun bir darbe olduğunu ve halkın barışçıl gösterilerle darbeye direnmesi gerektiğini belirtti. Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, "ülkenin içinde bulunduğu olağanüstü koşullar nedeniyle" meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını belirterek, mevcut Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını bildirdi Sosyal medyadan örgütlenerek meclis binasının çevresinde toplanan Tunuslular, "Yönetim ve hükümet.. Bozuk sistem", "Ey vatandaş ayaklar altına alındın", "Halk siyasilerin yolsuzluğundan bıktı" ve "Hükümetin istifası ve meclisin feshedilmesine evet" yazılı pankartlar taşıdı. Tunus Meclis Başkanı ve ülkedeki en büyük parti olan Nahda Hareketi'nin lideri Raşid el-Gannuşi ise meclisin çalışmalarını dondurma ve başbakanı görevden alma kararları nedeniyle Cumhurbaşkanı Kays Said'i darbe yapmakla suçlayarak halkı barışçıl mücadeleye çağırdı. El Cezire televizyonuna değerlendirmede bulunan Gannuşi, cumhurbaşkanının aldığı kararların yasal bir dayanağı olmadığını ve bir darbe niteliği taşıdığını belirterek, "Cumhurbaşkanını bu kararları geri almaya çağırıyoruz çünkü bu kararlar halkı karanlığa sürüklüyor" dedi. Raşid el-Gannuşi, açıklamasında demokratik olarak seçilmiş parlamento ve hükümetin halen görevinin başında olduğunu belirterek "Bu açıkça anayasal bir darbedir. Devrime, genel ve kişisel özgürlüklere karşı bir darbedir. Demokratik olarak seçilmiş parlamento, hükümet ve gerisi halen görevinin başında" diye konuştu. Tunus parlamentosunda bulunan askerler, Meclis Başkanı Gannuşi ve beraberindeki bir grup milletvekilinin içeri girmesine izin vermedi. 2010 yılında Arap Baharı olarak adlandırılan süreç Tunus'ta Muhammed Buazizi adlı bir gencin, seyyar satıcılık yaptığı arabasına el konulması ve yetkililerce uğradığı kötü muamele nedeniyle kendini yakmasının ardından Tunuslular'ın sokağa dökülmesiyle başlamıştı. Tunus'u 24 yıldır demir yumrukla yöneten Zeynel Abidin Bin Ali'nin 14 Ocak 2011'de yakın ailesini de yanına alarak ülkeden kaçmasıyla, Arap Baharı'nın fitili ateşlenmişti.
Editör: Ömür Ünver