Sınıfsal çelişkiler, rasyonaliteler.. İktidarlar ve partiler.. İç çekişmeler.. Perspektif kazandıran değerlendirmeler.. Çözüm argümanları.. Hayır.. Bugün bunlardan değil.. Direkt.. Yine.. Batmış ekonomisini kamufle edecek.. Zayıflamış erkini güçlendirecek.. Savaş politikalarıyla beslenenlerden.. Ve.. Yine yüreklerine ateş düşecek analardan.. Yoksulluk altında nefes dahi alamaz hale gelmiş.. Halkın.. Her şeye rağmen destekle büyüterek güçlendirdiği.. Fakat etkisizliğini.. Suni argümanlar altında kaldığını.. Bir kez daha gösteren muhalefetten bahsedeceğim.. Yükselen dolar değil, düşen TL.. Para piyasası savaşlarında toplumsal refahın yanında, kaybedilen huzurdur.. Ve ekonomiler siyasal sonuçları da beraberinde getirir.. Ekonomisi çökmüş iktidarların ilk sığınağı olan savaş politikasına Kamuflajlı algılarla destek sunanların başında gelen.. Mehmet Barlas: “Şehit haberlerinin de gelebileceği problemli günlerin arifesindeyiz" Diyerek.. Başkalarının çocukları üzerinden Ölümü kutsamakla kalmıyor.. Oturdukları güvenlikli yerlerden.. Başkalarının evlatlarının hayatları hakkında karar verici oluyorken.. İktidar bloğu kaybedişin daralmış eksenindeyken.. Muhalefet; Baskın bir erken seçim ısrarında tüm kollarıyla mücadele vermesi gerekirken.. Ve iktidarı; Akıl dışılık.. Ciddiyetsizlikle.. İfade ederken.. İki yıllık bir tezkereye "evet'le yetki veriyor.. Bunu da Devlet politikası kisvesine sokuyor.. İktidarın zayıflığını görüp.. 'Ama’lı cümlelerle eline savaş yetkisini vererek.. Muhalefet, yerel seçimlerden bu yana kazanılmış ivmeyi çöpe atmış durumda.. Ülke çöküşün nirvanasında.. OECD’ye bağlı Mali Eylem Görev Gücü (FATF), kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanını engellemede eksikleri olduğu için Türkiye’yi daha sıkı izlenmesini gerektiren 'gri liste'ye alıyor.. Mauritius ve Botswana çıkıp, Türkiye ve Pakistan’ın girdiği 'gri listeye' FATF Başkanı Pleyer, Türkiye'nin neden alındığını.. “Türkiye, IŞİD ve El Kaide gibi BM'nin terör örgütü olarak tanıdığı grupların finanse edilmesine karşı yaptırım uyguladığını göstermeli, kara para aklama ve yolsuzlukla mücadele etmeli” sözleriyle ifade ediyor.. “Dini istismar eden yapılarla hep birlikte mücadele etmek zorundayız” diyen Diyanet'ten.. “Baldızla zina nikâhlarına zarar vermez” gibi akla zarar bir fetva geliyor.. Tam da döviz kurlarının uçtuğu, tezkerenin uzatılması, ekonominin dibinde dibine doğru gittiği anlarda.. Toplum dinamiklerini, insani değerler üzerinden yarattıkları suni algılarla istedikleri yere angaje ediyorlar.. Farklı sermayelerin siyasal temsilcileri.. İktidar içi çatışma ve gerilimi arasında.. Yönetenler gitgide zenginleşirken.. Halk fakirleşerek Derin yoksulluk ağında.. Acı çekme durağında.. Son derece sancılı.. Bir sürece giriyor.. Bir şey yapmalı.. Haykırmalı.. Hukukçusundan.. Sağlıkçısına.. Gencinden.. Yaşlısına.. Akademiden.. Basına.. Dili, dini, kimliği, rengi.. Ne olursa olsun.. Bir halk kenetlenmesi yaşanmalı.. Ve “bu artık böyle gitmez” Demeli.. Ne yazarsak yazalım.. Ne kadar söylersek söyleyelim.. Yaratılan başka bir algının içinde eritiliyor gerçekler.. Öngörülen hukuksuzluklar desteklendikçe destekleniyor.. Su kurudu.. Tuz çürüdü.. Ne yazsam da derdimi anlatsam bir yaramı gösterir gibi bir dosta.. Görmeyen gözler.. Duymayan kulaklara.. Ben de bugünlerde.. Sözcüklerimle durakladığım bir yerdeyim.. Güçlü bir imgeyle nasıl anlatsam okurlarıma.. Dibin dibini de gördük.. Tükenişteyiz diye.. Ve en güçlü imgelerle tam da bizi anlatan.. Sabahattin Ali ve “sırça köşkü” geldi usuma.. Olanlar.. Ve olacaklar karşısında.. Sözlerim Sözcüklerimin Kendini tekrarladığı bir durakta.. Siz sevgili okurlara bu hafta.. Bir küçük öykü olan.. “Sırça Köşkü” öneriyorum.. Zira ellerimizde.. Kemiklerimizden başka bir şey kalmadı..

Editör: Ömür Ünver