Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nurettin Nebati, orman yangınları üzerinden birilerinin Türkiye'yi aciz gösterip, itibarsızlaştırmaya çalıştığını söyledi.

Konya'da aynı aileden 7 kişinin öldürülmesi olayına da değinen Nebati, "Bu toprağın temel özelliği hoşgörüdür, saygıdır. Bu topraklar üzerinde birilerinin sen Kürt’sün, sen Türk’sün, sen Arap’sın, sen şusun, sen busun gibi söylemlerini reddediyoruz" dedi. Van'a gelen Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nurettin Nebati, bir otelde düzenlenen 'İş dünyası buluşması' toplantısına katıldı. Toplantıda Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, AK Parti Van Milletvekili Abdulahad Arvas, ilçe belediye başkanları, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Nejdet Takva, oda başkanları, iş insanları ve çok sayıda esnaf yer aldı. Toplantıda konuşan Bakan Yardımcısı Nebati, Van'ın her yerinin tarih ve kültür koktuğunu belirterek şunları söyledi: "Birkaç gün önce Van'da bir sel felaketi yaşandı. Önceki gün İçişleri Bakan Yardımcımız, Çevre Şehircilik Bakan Yardımcımız buralardaydılar. Bu tür felaketlerle ilgili çok hızlı hareket ediyoruz. Buraya valilik, belediye başkanlarımız ve kurumlarımız hemen müdahale ederek hem meydana gelen zararların giderilmesinde hem de orada üzülen değerli vatandaşlarımıza maddi, manevi destekleri vermek üzere geldiler. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de bir yangın felaketi ile karşı karşıyayız. Dünyada 2000 yılında orman varlığı yüzde 31,2 iken, bugün maalesef 30,7'ye düşmüş durumda. Ama Türkiye'de bugün çığırtkanlar almış başını gidiyor. Türkiye'de 2000 yılında 20,8 milyon hektar iken, bugün itibariyle 22,7 milyon hektara ulaşmış durumda. Ağaç sayımız iktidara geldiğimiz günden bugüne 5,4 milyar adet artmış durumda. Bu ülkede orman varlığımız artmıştır, ağaç sayımız artmıştır. Bunun bir türevi bal üretiminde de Çin'den sonra ikinci sıradayız. Biyolojik çeşitliliğe baktığınız zaman aynı Avrupa'daki gibi 12 bine yakın biyolojik çeşitliliğe sahibiz. Van'a da baktığımız zaman 2003 ile 2019 yılları arasında 132 bin dekar alan ormanlaştırılmış. 5, 1 milyon adet ağaç, 162 bin 500 adet de fidan dikilmiş." 'NE OLURSUNUZ, BU ÜLKENİN ANA DAMARLARIYLA OYNAMAYIN' Bakan Yardımcısı Nebati, birilerinin orman yangınlarını söndürme noktasında ülkeyi aciz göstermeye gayret ettiklerini belirterek şöyle devam etti: "Dünyada bir felaket geldiğinde herkes kol kola verir. Komşunuzun evi yanarken siz oturup bunu keyifle izlemezsiniz. Türkiye'de maalesef böyle bir anlayış türedi. Şu an 10 bin 500 yangın işçisi 2 binden fazla müdahale aracıyla, 6 idari helikopter, 27 yangın söndürme helikopteri, 3 adet 10 tonluk amfibik uçak ve İHA'larımızla söndürme faaliyeti yapıyoruz.  Su ikmal araçlarımız 2000 yılında sıfırken, 2021'de 2081'e çıkmış, ilk müdahale araçlarımız sıfırken, 2 bin 270'e çıkmış. Şu anda mücadele eden 20 uçak, 51 helikopter ve İHA'larla yangını söndürmeye gayret ediyoruz. 187 bölgede çıkan yangının 172'sine müdahale edilerek kontrol altına alınmış. Ama bakıyorsunuz bir etiketle Türkiye'nin içindeki ve dışındakiler bu çalışmamızı itibarsızlaştırmaya çalışıyor ve sosyal medyada, tweeterde trent topic olan bu etiket, 11 saat sonra ancak spam olarak görülüp kaldırılıyor. Bir hesaptan saniyede birkaç tane tweet atılıyor. Toplam 14 bin tane sahte hesaptan milyona ulaşan bir trent yakalanıyor. Sonra da kalkıp hem Türkiye'yi şikayet ediyorlar, dünyanın her tarafından yangınlar varken, bu tür yangınlara karşı herhangi bir çalışma yokken, orada çalışan, alın terini döken, yangınla müdahale eden, canlarını kaybeden insanlara saygı duymaksızın, Türkiye'de yangınla mücadelede gösterilen her türlü gayreti görmezlikten geliyorlar ve en önemlisi ülkede aklı başında zannettiğiniz sanatçı, siyasetçi gibi birtakım kisveler altındaki insanlar bu ülkeye zarar veriyorlar. Kimsenin hakkı yok bunu yapmaya. Van, depremde nasıl burada birlikte çalıştığımızı herkes çok iyi bilir. Ne olursunuz bu ülkenin ana damarlarıyla oynamayın. Siyaset yapmak başka bir şey. Ama bu ülkenin birlik beraberliğini, mücadelesini adeta ateş ederek yok etmeye gayret etmek sadece bize değil, hepimize zarar verir. Bakın geçen yıl ABD'de bir ayı süren ve söndürülemeyen yangınlar oldu. Avustralya'da 2019 yılının Eylül ayında başlayıp aylarca süren yangınlar oldu. Bu ülkelerden hiç duydunuz mu? Müslüman bir ülke olarak ağaca, doğaya nasıl değer verdiğimizi biliyorsunuz. Birilerine alet olmayız. Yanan yerler hepsi ağaçlandırılacak." 'ETNİK KAVGA ÇIKARMAYA ÇALIŞANLARA İZİN VERMEYİZ' Konya'da aynı aileden 7 kişinin öldürüldüğü olaya da değinen Nebati, "Biz Müslüman bir toplumun fertleriyiz ama yanı başımızdaki Süryanilere saygı duyup, Yezidileri selamladık. Bu toprağın temel özelliği hoşgörüdür, saygıdır. Bu topraklar üzerinde birilerinin sen Kürt’sün, sen Türk’sün, sen Arap’sın, sen şusun, sen busun gibi söylemlerini reddediyoruz" ifadelerini kullandı. VAN, AŞI ORANI EN DÜŞÜK İLLER ARASINDA Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez de pandemi sürecinde esnafın ve iş dünyasının büyük sıkıntılar yaşadığına dikkat çekti. Vali Bilmez, "İnşallah bu sıkıntılı dönemi bir an önce geride bırakırız ve tekrar eskisi gibi İranlı turistlerin veya dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin Van çarşısında, caddelerinde cıvıl cıvıl olduğu günlerin temennisi dilerim. İnşallah bu toplantı da iyi bir başlangıç olur. Hayatımızı normale çevirmek için aşı olmamız lazım. Aşı oranlarımız maalesef istediğimiz düzeyde değil. Biz pandemi sürecinde 1,5 yıl boyunca Türkiye'nin en iyi illeri arasında olduk. Ama aşıya gelince biraz geride kaldık. Şu an vaka itibariyle de en kötü illerden biriyiz. Ekonomi hayatımızı normale çevirmek için aşı olalım" dedi. Konuşmanın ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.
Editör: Ömür Ünver