Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, tezkere ile ilgili, "İki yıl süreyle böyle bir yetkinin istenmesi doğru bir karar değil, bunu baştan söyleyelim. Bunlar, her zaman belli sürelerle alınır ve o süre zarfında eğer ihtiyaç duyuluyorsa uygulanır, yeni karara ihtiyaç duyuluyorsa yeni karar alınır. Hele seçimi aşan bir kararı, makul bulmak mümkün değil, ben endişelenirim şahsen. Yani Cumhurbaşkanı tam seçime giderken, 'Şartlar gereği seçimi erteledik' derse ne olur? " dedi.

Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündemi değerlendirdi. Cumhuriyet'in kuruluşunun 98. yıl dönümünü kutlayan Karamollaoğlu, her türlü zorluğa ve imkansızlığa rağmen milletin vatan sevgisiyle, hürriyet ve istiklal aşkıyla, inanç ve kararlılıkla giriştiği istiklal mücadelesinin her safhasının eşsiz kahramanlıklarla dolu büyük bir zaferle sonuçlandığını kaydetti.

10 büyükelçinin, 4 yıldır tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala ile ilgili açıklamalarını değerlendiren Temel Karamollaoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanının 'istenmeyen şahıs' ilan edilmeleri talimatını verdiğini söylemesinin ardından büyükelçiliklerden yeni bir açıklama daha geldi. Hükümet mi geri adım attı, onlar mı geri vitese takıldı, bu tartışmalara girmeyi doğru bulmuyorum. Her şart altında, elçiliklerin toplu bir şekilde böylesi bir tavır ve söylemlerini doğru bulmuyorum" dedi. Saadet Partisi lideri, bir gazetecinin "Suriye-Irak tezkeresi 2 yıl daha uzatıldı. Muhalefet, 2023 seçimlerine yönelik olarak seçimi iptal etme ya da erteleme hamlesi olarak yorumluyor. Siz nasıl yorumlarsınız?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Bu ister istemez akla geliyor. İki yıl süreyle böyle bir yetkinin istenmesi doğru bir karar değil, bunu baştan söyleyelim. Bunlar, her zaman belli sürelerle alınır ve o süre zarfında eğer ihtiyaç duyuluyorsa uygulanır, yeni karara ihtiyaç duyuluyorsa yeni karar alınır. Hele seçimi aşan bir kararı, makul bulmak mümkün değil, ben endişelenirim şahsen. Yani Cumhurbaşkanı tam seçime giderken, 'Şartlar gereği seçimi erteledik' derse ne olur? Der mi demez mi ne bileyim, ancak ben Meclis'ten geçen bu kararın altında ne yatıyor onu öğrenmek istiyorum. Ne olursa olsun Türkiye'de asker bulundurulması, hangi ülkenin askerinin bulundurulacağı çok ciddi bir sorudur. Biliyor muyuz? Hangi ülkenin askeri gelebilir Türkiye'ye? Bu karar, ekonomik ve silah gücü olan ülkelerden ancak birinin Türkiye'de askerlerinin konuşlanması manasına gelir."
Editör: Ömür Ünver