Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dünyanın son 10 yıldır medeniyet krizi yaşadığından emin olduğunu söyledi. Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Dünya beşten büyüktür' görüşüne katılıp katılmadığı sorulduğunda "Hayır" yanıtını verdi.

Soçi'de düzenlenen Valday Uluslararası Tartışma Kulübü 18. Toplantısı'na katılan Rusya Devlet Başkanı Putin, burada yaptığı konuşmada dünyanın bir değişim dönemi içinde olduğunun altını çizdi.
SputnikTürkiye'de yer alan habere göre, dünyanın son 10 yıldır medeniyet krizi yaşadığından emin olduğunu kaydeden Putin, karşı karşıya kalınan tehlikelerle mücadele etmeleri ancak kriz döneminde çıkan fırsatları da kaçırmamaları gerektiğini belirtti.
Putin, "Karşı karşıya olduğumuz kriz, kavramsal bir kriz, hatta medeniyet krizi. Fiiliyatta bu, insanın yeryüzündeki varlığını tanımlayan yaklaşım ve ilkelerin krizi. Bu durumda hangi yöne ilerleyeceğiz, nelerden vazgeçeceğiz, neleri gözden geçireceğiz veya düzelteceğiz? Asıl değerler için savaş gerektiğinden, onları tüm gücümüzle takip etmemiz gerektiğinden eminim" dedi.
Putin, ABD'nin son 20 yılı içinde yürüttüğü savaşların, operasyon bölgelerine büyük darbe vurduğunu kaydederek o bölgelerdeki durumda kökten değişiklikler olduğunu vurguladı.

'Devrim, krizden çıkış yolu değil krizi derinleştiren bir yol'

1917 devriminin yol açtığı yıkımları anımsatarak 1991 yılında SSCB'nin dağılmasından söz eden Putin, "Tarih 30 yıl önce tekerrür etti ve potansiyel olarak çok güçlü bir devlet, gereken esnek, ancak zorunlu olarak iyi düşünülmüş reformları yapmadı ve bunun sonucunda hem muhafazakarların hem de ilericiler gibi çeşitli dogmatistlerin kurbanı oldu. Her iki tarafta da elinden gelenin en iyisini yaptı. Tarihimizdeki bu örnekler, devrimin krizden çıkış yolu olmadığını, krizi derinleştiren bir yol olduğunu savunma imkanı veriyor" ifadelerini kullandı.

'Erdoğan'ın görüşüne katılmıyorum'

Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Dünya beşten büyüktür' görüşüne katılıp katılmadığı sorulduğunda "Hayır" yanıtını verdi. Putin,"Erdoğan kısa süre önce Rusya'ya geldi ve görüştük. Bana bununla ilgili tezini sundu. Elbette hepsini okumadım ancak bazı fikirleri ele aldık. Bu arada o iyi bir analist. Türkiye liderinin neden bunları söylediği anlaşılır bir şey. Zira Türkiye'nin de Güvenlik Konseyi daimi üyesi olabileceğini düşünüyor. Ancak buna Rusya tek başına karar veremez, oy birliği gerekiyor. Hindistan, Güney Afrika gibi ülkeler de var. Önemli olan dengeyi sağlayabilmek. Erdoğan'a da söylediğim gibi, eğer daimi üyelerin haklarını ellerinden alırsak, BM 'ölür'. Uluslar birliğine dönüşür ve sona erer. Sadece bir tartışma platformuna dönüşür. Valday Tartışma Kulübü 2 olur" ifadelerini kullandı.
Rus lider, bu gerekçelerle söz konusu değişikliği istemediğini kaydederek şöyle devam etti:
"Ancak Güvenlik Konseyi'ni temelini yıkmadan bir değişiklik yapılması gerekiyor, zira bugün Güvenlik Konseyi, BM'nin anlamıdır. Daimi üyeler var, onların hakları var. Güvenlik Konseyi'nde temsil edilip daimi üye olmayanlar var. Dolayısıyla bu yapıyı nasıl daha dengeli, etkin kılacağımızı düşünmeliyiz. Bu açıdan Cumhurbaşkanı Erdoğan haklı. BM 2. Dünya Savaşı'ndan sonra kuruldu ve o zaman farklı güç dengeleri vardı. Artık bu değişti. Bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Elbette bunların hepsini tartışmalıyız ancak reform yolunda hata yapılmasına izin vermemeliyiz."
Editör: Ömür Ünver