Türk Tabipleri Birliği Koronavirüs İzleme Grubu 6. Ay Raporu’nu açıkladı. Bakanlık verilerinin güvenirliği, salgının kontrolü, alınan önlemler, sağlık çalışanlarının yaşadığı zorluklar ve sağlık sistemindeki yetersizlikler gibi konulara dikkat çekilen raporda, Covid-19 tedavisi ve salgının kontrolü konusunda öneri ve tavsiyeler de yer aldı. TTB Başkanı Sinan Adıyaman, Prof. Dr. Kayıhan Pala, Prof. Dr. Özlem Kurt Azap, Doç.Dr. Cavit Işık Yavuz, Doç.Dr. Osman Elbek’in düzenlediği basın toplantısında, salgınla ilgili olarak Türkiye'yi büyük bir tsunaminin beklediği kaydedildi.  Bakanlık verilerinin güvenirliği, salgının kontrolü, alınan  önlemler, sağlık çalışanlarının yaşadığı zorluklar ve sağlık sistemindeki yetersizlikler gibi konulara yer verilen raporda,  "Tedavide kullanılan hidroksiklorokin ilacından vazgeçilmeli" denildi. TTB tarafından 13 ayrı bölümde 84 başlıkta hazırlanan ve 85 yazarın katkı sunduğu raporda 41’i hekim olmak üzere 95 sağlık çalışanının hayatını kaybettiği, Ankara Tabip Odası’nın 910 sağlık çalışanının enfekte olduğuna dikkat çekildi. Haziran ayı itibariyle hükümetin ‘kontrollü sosyal hayat’ olarak tanımladığı süreçte aldığı önlemlerin yetersiz olduğu belirtilen raporda, bu sürecin salgına olumlu veya olumsuz nasıl bir etki yaptığı konusunda herhangi bir veri olmadığı ifade edildi.  Yeni tip Koronavirüse yakalanan sağlık çalışanlarının durumuna dikkat çekilerek bunun sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak tanımlanması gerektiği vurgulanan raporda, sağlık çalışanlarının haklarını aramak için mahkemelere başvurduğu ifade edilerek, “Özverili ile çalışan sağlık çalışanlarına hukukun uzun koridorlarını, labirentlerini mi değer görüyorsunuz” ifadesi kullanıldı. "BİLİMSEL KRİTERLERDE YAPILMADI" Raporda vurgulanan başlıklardan bazıları şöyle: * Türkiye’de acil sağlık hizmetleri önümüzdeki fırtınayı kaldıracak durumda değil * Önümüzdeki dönemde bizi büyük bir tsunami bekliyor. Çünkü açılma dönemini bilimsel kriterlere uygun bir biçimde yapmadık * Sanayi alanlarını çevreleyen mahalleler çok ciddi Covid-19 yoğunluğuna maruz kalıyor * İstanbul Covid-19 konusunda sınıfsal olarak ayrılmış durumda. Bir tarafta kapalı sitelerde Covid-19’dan uzak duran insanlar bir tarafta çalışmama hakkına sahip ulaşmayan insanlar var.  Anadolu yakasındaki D-100 Otoyolu artık bir otoyol değil, sınıfsal bir sınır haline gelmiş durumda * Önümüzdeki dönem gelen fırtınayı durdurabilecek en önemli şeyin grip aşısı olduğunu ancak bunun için de ne yazık ki elimizde yeterli stoğun olmadığının farkındayız” * Sağlık Bakanlığının açıkladığı verilerde ağır hasta tanımının kimleri kapsadığının hâlâ belirtilmediğini görüyoruz * Türkiye’den yayınlanan araştırmalar Türkiye’deki Covid-19 hastalarını gösterecek temsiliyette değiller * Şehir hastaneleri sorunlara çözüm değil. Bütün hastaları bir araya topladığı için Covid-19 ile Covid-19 dışı hastaların bir biri ile temasını artırdı * Covid-19’dan en fazla etkilenen grupların evde kalma veya çalışmama hakkı yok.  

Editör: Ömür Ünver