0,31 kurbanları!
Amasra’da 16.00-24.00 vardiyasına inen 110 madenciden 41’inin ailelerine, önce %1,5 ölçülen, ardından emniyet amaçlı elektriklerin kesildiği, sonra %1,69’a yükselen metan oranının yönetmelik uyarınca...
Bakan Dönmez Genel Kurulu'da konuştu
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, dün, TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında Amasra’da 41 madencinin hayatını kaybettiği facia ile ilgili Meclis tutanaklarına göre şunları söyledi:
“Kazanın meydana geldiği saat 16.00-24.00 vardiyasında 110 madenci kardeşimiz çalışmaktaydı. Madencilerimizden 58'i sağ olarak tahliye edildi; ne yazık ki 41 madenci kardeşimiz hayatını kaybetti, 11 madencimiz ise yaralı olarak hastanelere sevk edildi; 6 madencimiz Sağlık Bakanlığının ambulans uçağıyla, İstanbul Çam ve Sakura Şehir Hastanesine sevk edildi, kalan 5 yaralı madencimizin tedavilerine de Bartın'da devam edildi. Bugün itibarıyla sadece İstanbul'da 6 madencimizin tedavisi devam ediyor, Bartın'daki bütün yaralı madencilerimiz de hamdolsun taburcu oldu. Kazanın ardından, on sekiz saat içerisinde arama kurtarma faaliyetleri tamamlanmış ve Müessesede de üretime, faaliyete ara verilmiştir. Yangının havayla irtibatını keserek söndürülmesi için iki noktadan baraj yapımı da tamamlanmıştır.
6 savcı görevlendirildi
Kazanın ardından başlatılan adli ve idari soruşturmalara gelince, olayın meydana geldiği ilk andan itibaren Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6 savcı görevlendirilmek suretiyle adli soruşturma başlatılmıştır. Bakanlığımız ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ayrıca idari teknik soruşturma ve denetimler başlatıldı. Olayın tüm boyutlarıyla açıklığa kavuşması için gerekli her türlü desteği ilgili denetim birimlerine vereceğiz.
Seyyar gaz ölçüm cihazları
Soma ve Ermenek kazalarından sonra mevzuattaki düzenlemelere istinaden TTK'da iyileşmeler yapılmadığına dair iddialar atıldı. Tüm müesseselerde bulunan toplam 200 kilometrelik -bunların hepsi yer altı- yer altı açıklıklarında hayat hattı tesis edildi. Yer altı ferdî kurtarıcı maske değişim istasyonları kuruldu. Tüm iş süreçleri için risk değerlendirme yükümlülüğü getirilmiş; bu husus, kurum tarafından titizlikle takip edilmiştir. Yer altında metan, oksijen, karbon monoksit, hidrojen sülfür, sıcaklık ve hava hızını ölçen sensörlerin bulunması zorunluluğu da yerine getirilmiştir. Ayrıca, bağımsız çalışan her ekipte en az 1 adet seyyar gaz ölçüm cihazı da bulunmaktadır.
6’lı sensör kayıtları
Yer altındaki bütün çalışma alanlarının hava giriş ve çıkışını kontrol etmek ve ölçmek amacıyla 6'lı sensörler tesis edilmiştir. Bu sensörler her müessesemizde bulunan merkezî gaz izleme birimlerinden takip edilmektedir. Bunu şöyle açmak gerekirse, çalışan ekiplerin her birinin elinde bu gaz detektörleri var. Ayrıca, çalıştığı ortamlarda sabit tesis edilmiş detektörler var; bunlar ışıklı ve sesli uyarı yapıyor, gaz miktarları belli seviyelere geldiği zaman bunlar yapılıyor. Bununla da yetinilmemiş, bir sinyal hattıyla, işletmenin üstünde Merkezî Gaz İzleme Sistemi kurulmuş, orada da sürekli operatörler, süpervizörler bu durumu izliyor. Verilerden herhangi birinde uyuşmazlık olması hâlinde de zaten birbiriyle de teyit ediyorlar.”
Yanıtsız sorular
Bakan Dönmez'in açıklamalarına göre şu sorular yanıtsız kaldı:
Bağımsız çalışan her ekipte en az 1 tane bulunan seyyar gaz ölçüm cihazları nerede?
Bu cihazlardan alınan veriler Merkezi Gaz İzleme Sistemi’ne kayıt ediliyor mu?
Seyyar gaz ölçüm cihazları varsa bunların verileri neden açıklanmadı?
Bütün çalışma alanlarının hava giriş ve çıkışını kontrol etmek ve ölçmek amacıyla tesis edilen 6’lı sensörlerin sinyalleri neden açıklanmadı?
Uçaklarınki gibi 24 saat boyunca sürekli izlenen kara kutuya savcılık el koydu mu?
Yönetmeliğe göre 2 olmadan tahliye olmuyormuş!
Bakan Dönmez’in Meclis tutanaklarına yansıyan açıklamaları ile devam ediyoruz.
“Yer altı tüm çalışma ve giriş-çıkış alan havaları metan, oksijen, karbondioksit, karbon monoksit, hidrojen sülfür, sıcaklık ve hava hızı ölçümleriyle 24 saat boyunca sürekli izlenmekte, bilgiler de kayıt altına alınmaktadır.
Yani o işletmemizde aynı uçaklarda olduğu gibi kara kutumuz var, o ana kadar gerçekleşen tüm ölçümler aşağıdaki ve yukarıdaki görevlilerin arasındaki her tür telsiz ve telefon konuşması kayıt altında. Bunların hepsi de incelemeye ve denetime tabi olacak.
Değerli milletvekilleri, havadaki metan gazı oranının yüzde 5 ile yüzde 15 arasında olması en ufak bir kıvılcım ve benzeri ısı kaynağıyla temas etmesi hâlinde grizu patlaması meydana gelmektedir. Yani 3 şey bir arada olursa patlama oluyor.
Maden iş yerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği'ne göre ortamda yüzde 1 oranında metan bulunması durumunda patlatma yapılmaz.
Bunlar mevzuatta yer alan eşik değerler. Yüzde 1,5 metan varsa elektrik emniyet amaçlı kesilir, yüzde 2 metan bulunması durumunda da madenciler çalışma ortamından tahliye edilir.
Gaz izleme sensörleriyle de ortamdaki gaz belirli değerlerin üzerine çıktığında, biraz önce de ifade ettiğim gibi, sesli ve ışıklı alarm verilerek çalışanlar uyarılmaktadır.
TTK Amasra Müessesesine kurulan sensörlerle metan oranı yüzde 1,5 değerine ulaştığında hem merkezî gaz izleme sisteminde hem de yer altındaki sistemde sarı ışık yanmakta ve sesli uyarı verilmektedir. Akabinde Merkezî Gaz İzleme Birimi tarafından ilgili birimler hemen telefonla bilgilendirilip sistem takibe alınmaktadır.
Metan oranı yüzde 2 değerini bulduğunda yer altındaki sistemde ve yer üstündeki Merkezî Gaz İzleme Ünitesinde kırmızı alarm devreye girer ve hemen acil durum prosedürü işletilmek suretiyle çalışanlar tahliye edilerek temiz havaya çıkarılmaktadır.”
Metan kayıtları
TBMM tutanaklarına göre Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, soruşturmanın delilleri arasındaki kayıtlar hakkında şu bilgileri verdi. Tutanaklardan aynen aktarıyorum:
“Kazadan önceki son kayıtlar...”
“Kazadan önceki son kayıtlar incelendiğinde...”
“ortamdaki metan gazı oranı önce yüzde 1,5 seviyesine ulaşmış saat 18.05 sularında ve elektrik emniyet amaçlı kesilmiştir.”
“Saat 18.09'da ise son kayıt havadaki metan oranının yüzde 1,69 olarak ölçüldüğünü göstermektedir.”
“18.09'dan sonra kayıt alınamadı, tüm değerlendirmelerimiz o saatten sonra yani bu patlama 18.10 sularında ulaştı.”
“Patlama anındaki metan seviyeleri merkezi gaz izleme sisteminde ölçülen bu ama şimdi teknik birimler, bilirkişiler ocakta, yukarıda kayıtlarda bu değerleri tek tek değerlendirecek.”
“Ve biraz önce de söylediğim gibi, biraz önce de ifade ettiğim gibi bilirkişi ve denetçiler olayı aydınlığa kavuşturacak.”
“Sorumlu kimse çıkarılacak ortaya, kimseyi de gizlemeyeceğiz.”
“AFAD, TTK, TÜRK-İŞ sendikası, kaza sigortası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız tarafından kişi başına toplamda 1,5 milyon liranın üzerinde bir ödeme yapılacaktır. (CHP sıralarından gürültüler)”
“Hâlihazırda bu ödemeler de yapılmaya başlanmıştır. (CHP ve HDP sıralarından gürültüler)”
0,31 kurbanları!
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in TBMM tutanaklarında da olan ve yukarıda satır satır aktarılan konuşmasına göre Amasra’da 41 madencinin hayatını kaybettiği facia özetle şöyle:
Ortamdaki metan gazı oranı önce yüzde 1,5 seviyesine ulaşmış. Saat 18.05 sıralarında elektrikler emniyet amaçlı kesilmiş. 18.09’da son kayıt havadaki metan oranının yüzde 1,69 olarak ölçüldüğünü göstermiş. 18.09’dan sonra kayıt alınamamış. 18.10 sıralarında patlama meydana gelmiş.
16.00-24.00 vardiyasına inen 110 madenciden 41’i, önce 1,5’a ulaşan, ardından emniyet amaçlı elektriklerin kesildiği, sonra 1,69’a yükselen metan oranının bir yönetmelik uyarınca 2 oranına 0,31 metan oranı kalmışken tahliye edilmediği için şu anda aramızda değil.
41 madencinin ailesi ve topluma bunu anlatamazsınız.
Bunlar da ilginizi çekebilir